Tarih: 27.09.2014 21:09

Yaylalara kimler gelmesin?

Facebook Twitter Linked-in

Doğu Karadeniz yaylaları 'memleketim Hemşin' diyene bile her gün yeni şeyler öğretiyor. Mesela yaylanın merkezinde hayvanlar vardır. Ancak sayıları günden güne azalıyor. Gurbette yaşayan Karadenizliler köylerine döndüklerinde memlekete dönmüş 'Alamancı' gibiler. Doğadan, hayvanlardan, çiçeklerden kopuk bir hayat yaşıyorlar. Yayla dediğiniz yerde geniş otlaklar olur. Yayla çiçekleri olur. Yani bitkilerin boyu kısalır, ormanların yukarısında hayvanlara mis kokulu çiçek ve bitkiler yem olur. O güzel peynirin, tereyağının ve muhlamanın tadının güzelliği otladığı yaylalardan gelir. Ben de Pazar Hemşinliyim (çamsız olan). Anne, baba, teyze, hala beş kişi sevdiğimiz akrabaların peşine takılıp Gito Yaylası'na gidelim istiyoruz. Karadeniz'de yayla yolları çetindir. Dereler, ağaçlar, kayalar size eşlik eder. Daha önce elektrik ve yolu da olmazdı. Belki de böyle çetin yol koşulları açgözlülüğü burandan uzak tutuyor.  

KİMLER GELMESİN?
'Herkes bana hizmet etsin' diyenler.
'Yayla yolları niye bu kadar kötü, yürümek zorunda mıyım?' diye soranlar.
'Aman çok ıslandım', 'Aman çok yoruldum', 'Ben bunu yemem' diyenler.
'Buralar hep böyle yağmurlu sisli mi olur?' şeklinde soru soranlar.
'Paramla her şeyi satın alırım' diyenler.
Keşfetmek için gözleri kapalı, paylaşmayı, dayanışmayı unutanlar.
Çöplerini sağa sola atıp, arabama ve motorumla her yere dalarım diyenler.

KEŞFEDECEK NELER VAR?
Gito Yaylası kısa yürüyüşle ormanda mantar fotoğrafları çekin.
Ambarlı Yaylası'nın yukarısındaki buzul göllerine gidin.
Horonlara katılın. 'Horon tepmeyin' horon vurun!
Bol bol yayla tereyağı, peynir, muhlama ve karalahana çorbası yiyin.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —