Vadideki cennet çat (Çat Köyü Yaylası)

Çat köyü fırtına deresi üzerinde sahilden 55 km içeride Çamlıhemşin İlçe Merkezine 35 km. Çat düzü itibariyle rakımı 1200 m, Çat köyünün rakımı ise 1350 m dir.

YAYLALARIMIZ 4.06.2016 08:48:55 3013 5
Vadideki cennet çat (Çat Köyü Yaylası)
Hikmet Haberal Dağcı-Araştırmacı-Yazar

Yaylaya Ulaşım ve Genel Özellikleri:
Fırtına vadisi köprüsünden sağdan devam edilerek Fırtına deresi boyunca Çamlıhemşin ilçesine varılır. İlçenin çıkışından iki dereninin birleşimi olan Zil kale- Çat ve Ayder vadisi olmak üzere yol ikiye ayrılır. Yol ayrımından sağdan Zil kale –Çat vadisine devam edilerek Sırasıyla; Konaklar mahallesi, Ortan, Çinçiva(Şenyuva) Mollaveyis, Zilkale, Omokta, Zilkale Köyü, Goluna,  Meydan, Goboca geçilerek Çat Düzü ne ulaşılır.
Çat düzüne girişte çok eskilerden kalma sağlık ocağı ve yanındaki Toşi pansiyon geçilerek solda balık çiftliği ve Kaçkar dağları milli parkının evi geçilir,  Çat düzünün çıkışından Elevit-Trevit Vadisi ve Hemşin Sıraköy -  Kale- Başyayla-Çiçekli vadilerinin iki derenin birleşiminde olan köprünün solundan Cancık pansiyonun önünden geçilerek Çilanç köprü ve Lakubar geçilerek soldan kuzeye doğru dönen yolla devam edilerek Çat Köyüne (Yaylasına)  ulaşılır. Ayrıca Cancık pansiyonun solundan dereden aşağıya doğru düzlükte Bilaloğlu ailelerinin yayla evleri vardır.

Doğusunda: Vanksi ve Kotençur yaylası
Batısında: Gündihan Yaylası
Kuzeyinde: Meydan köyü 
Güneyinde: Hisarcık- Kale Köy
Çat köyü fırtına deresi üzerinde sahilden 55 km içeride Çamlıhemşin İlçe Merkezine 35 km. Çat düzü itibariyle rakımı 1200 m, Çat köyünün rakımı ise 1350 m dir.
Çat köyü halkının büyük bir kısmı Orta Asya’dan gelip Varoş köyüne ve Baş yaylaya gelmişler oradan Çat a inmişlerdir.
Asıl yerliler; Dereciler, Demirciler, Şabanoğlular, Torlaklar, Yağcılar, Keklikoğlu, Çıtrazoğlu, Danturlar, Temurcular, Timoşlar ve Dereciler. Daha sonradan Mafratoğluları, Kösoğlular ve Bilaloğlular yerleşmişlerdir.
Çat köylüsü çok eskilerden Rusya sınır kapısı açıkken Rusya’ya gitmişler diğer Hemşin Köylü halkı gibi, gidip ticaret yapmışlardır. Oradan gelenek görenek, kültür ve mimari tarzlarını almışlar patron olarak geri dönmüşlerdir. Gidip geldiklerin de Çat ve Hemşin’de konaklar ve evler yapmışlardır. İstanbul’da olmayan gelenekleri ve ürünleri Çat ve Hemşinliler Rusya’dan getirmişlerdir.  Rusya’da oldukça zengin bir hayat sürmüşlerdir.  Bol para kazanıp Hemşin’e yerleşmişlerdir. Yıllar sonra Rus sınır kapısı kapanınca Hemşinliler sıkıntı çekmeğe başlamışlardır.  Hazırı tüketmişler kendi yağlarıyla kavrulmak zorunda kalmışlardır. Türkiye’de ticaret gelişmeye başladığı yıllarda Hemşinli tarihten aldığı ticari zihniyetle hemen Türkiye’de büyük şehirlerde ekmeğini aramak üzerek Hemşin’den gurbete çıkmış, göç olayı başlayınca Hemşin yaylaları mezraları ve köyleri boşalmaya başlamış ve büyük ölçüde yol olmuştur.
Hemşinlilerin çoğu hayvancılıkla uğraşır yaylacıdırlar. Köylüler aynı yaylaya çıkarlar.  Aynı kökten aynı yöreden geldiklerinden birbirlerine benzerlikleri çoktur.  Hemşinliler cesurdur, cefakârdır, ileri görüşlüdür, medenidir, okumayı sever nitelikleri vardır. Hemşinli bayrağına milletine bağlıdır. Ekmeğini taştan çıkarır.
Çat köyünün sınırları: Goboca ile Ambarlı’nın ırmağından başlar, Hemşin vadisinde sulu mağara ve su düşene kadar gider, Elevit yaylasına doğru Lakubardan Çılanç köprüye kadar ve Meydan köyünün karşısındaki Haçer denilen yerden Kuza kadar Çat’ın merasıdır.
Elevit ve Hemşin derelerinin birleştiği yer olduğundan adı da bundan dolayı ‘’ÇAT ‘’ olmuştur. Yakın tarihimizde köylerin yabancı olan isimleri değiştiği halde Çat bu günde aynen tarihteki eski adını muhafaza etmiştir. İki derenin birleştiği yeri başlangıç noktası saydığımızda köyün etrafı kısaca iki derenin birleştiği yerin sonradan yapılan şimdiki beton köprünün olduğu yer eski adı ile ‘’adalar’’ idi. Buradan yukarı ki Çilanç köprüye kadar olan yere adalar denilirdi.
Yolun geçtiği kahvenin şu anki ismi Cancık pansiyon olduğu yerden aşağı kısmına düzler denilirdi. Burası aşağıdaki kahve şu andaki ismi Toşi pansiyonun karşısına kadar gider. Adaların üst kısmına Sevinçler, Düzlerin üst kısmına Hozanlar veya Çimoroçlar denilir. Köyün bu kısmına genelde Mezreler denilir.  Derenin karşısındaki araziye ise Şeytanlı denir. Elevit yolu üzerinde Çat köyüne bağlı lakubar mahallesi vardır.  Altı hane köylü varmış bunlar 150 sene önce İspir’in bir köyüne gitmişler ve oranın adını da lakubar koymuşlardır.  Lakubarın karşısı Cimag dır.  Çimoroçtan köye iki yol gider birisi Eğcutten, diğeri de sırt yolu. Sırt yolundan çıkılınca köyün tarlalar kısmına çıkılır. Eğcuttan çıkılınca köye sevinçten gelen yolda Taançurda birleşir, köye çıkılır. Yaz aylarında mezrelerde tarım yapılmıştır. Tarlalarda ekinler ekilmiştir. Düzlüklerden köye çıkılınca Laumtaş ve bitişiği Taalçur dur. Yukarı doğru kaldırımın sağı büyük çayırdır. Bunun üst kısmına ÇART denir. Yayla yoluna Vanksi ye gidilir.
Çimoroçtan  sırt yolu ile gidilince köyün ilk göründüğü yer  Çalıağzıdır.Oranın altına Girdik denir. Çalıağzından köye doğru gelinince Bocol,Taşlıtarla,Toğ,Minas, ve köye ulaşılır.

Çalıağzından  köye yürüyünce yolun solundaki arazilere Kangerler denir. Yukarı gelindikçe Kulununardı ve köyün tam solundaki yerde Bakaçayır denilir. Köyün üst kısmına da yukarı ki çayıralar denir. Bakaçayır ve kulunun ardındaki ırmağa Kilisenin ırmağı denir. Irmaktan ilerisine ise kiliseler denir.

Kiliselerde meşhur Dudullunun suyu vardır. Bu suyun üzerinde köy kurulmuştur derler.Tatlı bir sudur. Halen köyün içme su ihtiyacını karşılayan bir kaynaktır. Köyden Vanksiye doğru gidilirken mezarlıklar karşınıza çıkar. Ardından Kompuçurun suyu gelir lakubara doğru devam edilince Karpuğun ucuna gelinir. Köyün görünüşü bitince Seyran kaya denilen yere gelinir. Devam edilince Mitinkop,Heçeneliğin çağılı,Ağırın yokuşu, Revin çağılı,Çılanç dereden Lakubara ulaşılır.
Çatın karşısında Goboca ve meydan köyü bulunur. Köyün tam karşısına isabet eden yerlere aşağıdan itibaren Sırtımızı Pastek ormanına çevirerek sağdan itibaren  sırasıyla; Gito,Gundiyan,Karap,Ambarlı (carevit) Cocon yaylaları bulunmaktadır. Irmak geçildikten sonra Meşhur çatalkaya ya gelinir onun altında Tukut mezresi ve iki ırmağın birleştiği yere ise Teğut denilir. Karapın altına Anabat, Tukut un altınada Tukut meşesi denir. Bu ormanın sonunda elma oluğu (Sudüşen )  gelir. Onun ardından Hemşin hudutu başlar.
Yaylacılık Kültürü Bakımından Yaylanın Eski Durumu:  Çat yaylası yılın 12 ayı kalınabilen bir yayladır. Bu uzun yıllar böyle olmuştur. Son yıllarda 2 hane kalmaktadır. Bu aileden biri alabalık çiftliği ve üretimi yapmaktadır. Yolu kışında olsa sürekli açık tutulan bir yayladır. Yüksek yaylalardan buraya inen yaylacılar burada Aralık ayı sonuna kadar kalırlar Mart ayında ise tekrar Çat’a çıkarlardı.
Bu yaylada her gece büyük bir coşku ve hevesle sabaha kadar eğlenceler yapılırdı. Yaylacılar kendi kültürlerini yaşatırlardı. Eskiden yaylada 30 hane 400 büyük baş ve 2000 küçükbaş hayvan olurdu. Yukarı ki yaylalara çıkarlardı.
Çat’ın güney doğusunda Ziğirmart ve Cancık yaylaları vardır. Cancıktan sonra Elevitin hudutu başlar Ziğirmarttan kaleye doğru son görünüş eski yayladır. Ayazma kısmen görülür. Onların üzerinde düzbelen denilen bir yayla vardır. Çok dik yamaçlı fakat otu bol bir yayladır. Yıllar önce Yağcılar sülalesi Kalelilerden kiralamak suretiyle çıkar yaylacılık yaparlardı. 50 yıldır kimse çıkmıyor bu yaylalara.
Çat köyünün  Elevit, Amokta, Kale,HemşinAşaköy  Mecnun,Goluna,Goboca ve Ğeminda ile kız alış verişi ile kaynaşmalar olmuştur. Akraba olmuşlardır.  Çat ile iç içe olmuş ilişkileri tarihten bu yana devam etmektedir.
Yaylacılık Kültürü Bakımından Yaylasının Şu Anki Durumu: 1980 li yılların ortalarına kadar yayla da geleneksel olarak yaylacılık yapılmıştır. Bu tarihten sonra yaylacılık azalmıştır. Yayladaki evlerin çoğu yıkık durumdadır. Sağlam olanlar ise otantikliğini korumaktadır.
Yaylada 4 hane ev 30 büyük baş hayvan mevcuttur.  Yayla büyük bir bölümüyle tatil ve sayfiye amaçlı kullanılmaktadır. Arıcılık ağırlıklı olarak yapılmaktadır. Ot biçimi geleneği ve sebze üretimi geleneği devam etmektedir.
Yaylaya Eski Ulaşım Durumu:  1970 li yıllar öncesine kadar Araç yolu olmadığından; Katırlarla ve atlarla yaya olarak Hemşin Uskürtdağı geçilerek Mollaveyis (Çinçiva) köprüsüne inilir burada köprü ayağında ya da buradaki handa bir gece konaklama yapılarak Zilkale Çat geçilerek Kale köprüsünden devam edilen yolla ulaşılıyordu.
Diğer bir güzergâhları ise; Hemşin, Zuğa, Kantarlı ve Gito yaylası güzergâhından Goluna’ ya inilerek Meydan-Çat geçilerek yaylaya ulaşılırdı.
 
Yaylasına Şu Anki Ulaşım Durumu:  Girişte anlatılan yaylanın genel özelliklerindeki güzergâh takip edilerek yaylaya araçla ulaşım mümkündür.
Yayladaki Yiyecek İçecek ve konaklama Durumu: Eskiden yaylalarda tüm hayvansal ürünler; Süt,Tereyağı, Minci,Peynir,Ğeğ, Kaymak, Kaymaklı, Muğlama,Ğoşmeri, elde edilmekteydi. Ayrıca Etraftaki zehirli olmayan bitki çeşitlerinden (ısırgan, karalahana vs ) yemekler yapılırdı.
Yaylanın Florası (Bitki örtüsü): Mayıs, Haziran, Temmuz ve ağustos aylarında yayla Rengârenk çiçekler ve endemik bitkileriyle adeta botanik bahçesini andırmaktadır
Yaylanın Faunası ( Yaban hayatı) ; Yaylanın etrafındaki ormanlık, kayalık ve derelerinde; Boz Ayı, Kurt, Yaban Domuzu, Tilki, Yaban Keçisi, Çengel Boynuzlu Dağ Keçisi, Kızıl Geyik, Sansar, Çakal, Porsuk, Su Samuru, Vaşak Karaca, Atmaca, Urkeklik, ,Gelincik,yaban Tavuğu, Dağ Horozu vs. bulunmaktadır.
Alt yapı hizmetleri: Eskiden Her şey doğal şartlarda yapılmaktaydı. Son 20 yılda Elektrik ve telefon hizmeti verilmektedir. Yayladaki evlerin çoğunun içerisinde tuvalet ve banyo yapılmıştır.
    

Anahtar Kelimeler:
salim
8.06.2016 09:01:08
eline sağlık umarım kıymetini bilirler

kemal
8.06.2016 09:01:30
güzel olmuş

rizeli
8.06.2016 09:02:13
çay tv de izledim.sizden mutlaka yararlanılmalıdır

Derya
15.01.2018 13:32:09
Çok kapsamlı ve güzel bir anlatım olmuş. Emeğinize sağlık

Adem
26.11.2020 04:29:24
Selamın aleyküm. Ben de İspirdeki Lakubar köyündenim. Demek ki dedelerimiz oradan gelmiş. Akrabalarımla tanışmak isterim

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor