Tarih: 08.06.2013 15:57

Türkiye’de yaşlı Şimşirler nerede bulunuyor?

Facebook Twitter Linked-in




İsmail Şenel

Şimşirler de oluşan hastalıklarla ilgili yapmış olduğumuz haberimiz ses getirdi.

Bu kez Vakıf yetkilisi İsmail Şenel “konuyu yakından araştırıyoruz” diyerek yeni bir haber sitemize ulaştırdı. Kendisini duyarlılığından dolayı tebrik ediyoruz.

Merkezi Ankara'da bulunan Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, Fırtına Vadisinde bulunan yaşlı şimşir ormanlarının tanıtılması ve korunması amacıyla hazırladığı Projeyi Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı desteği ve Orman Genel Müdürlüğü, ÇAHEV, Çamlıhemşin Belediyesi ve Bisikletli Yaşam Derneği ile işbirliği içerisinde Mart 2012 tarihinden beri sürdürmektedir. Projeyle kapsamında Fırtına Vadisi'ndeki şimşir ormanlarında incelemelerde bulunulmuş, şimşirlerin durumu ve ormanların yapısal özellikleri konusunda gözlemler yapılmış; derlenen bilgi ve veriler yöre halkı ve öğrencilerle paylaşılmıştır. Ayrıca Ankara'daki Rize Günleri etkinlikleri kapsamında akademisyenlerin de katıldığı bir açık oturum düzenlemiş ve şimşirlerin durumu ve sorunları tartışılmıştır. Yine Ankara'da düzenlenen ve ilgili taraflarının tümünün katıldığı Çalıştay'da Türkiye'de bir benzeri daha olmayan bu şimşir ormanlarının korunması ve tanıtımı ile halen etkilenmiş oldukları mantar hastalığı ile mücadele için yapılabileceklere dair öneriler geliştirilmiştir. 8-9 Haziran 2013 Tarihlerinde gerçekleştirilecek olan Çamlıhemşin Ayder Festivali'ne katılanlara yönelik tanıtım çalışmaları yapmak üzere Dernek üyelerinden oluşan bir ekip bölgeye gelmiştir.

Kaşık, tarak mekik gibi gereçlerin yapımında kullanıldığı için şimşirler tarih boyunca insanlar tarafından kesilmiş ve şimşir ormanları yıkıma uğramıştır.. Karadeniz kıyı bölgesindeki ormanlarda doğal olarak yetişen şimşirlerin ağaç boyutlarına ulaşmış bireyleri gördükleri yıkım nedeniyle yok edilmiştir. Bu yüzden günümüzde ormanlardaki şimşirlerin büyük çoğunluğu çalı boyutlarındadır. Bu toplu yıkımdan en az etkilenmiş olan ve günümüzde büyük boyutlu şimşirlerin orman oluşturabildiği tek yer Çamlıhemşin ormanlarıdır.
20-30 cm çapa, 8-10 m boya ulaşabilmiş şimşirlerin saf olarak veya kızılağaç, kayın, ladin gibi ağaç türleriyle karışık orman oluşturması bilimsel, genetik ve toplum kültürü yönünden son derece önemli ve değerlidir.
Fırtına Vadisi'nin barındırdığı endemik türler ve geniş yapraklı ılıman yağmur ormanları kadar bu yaşlı şimşir ormanları da önemli doğal varlıklarımızdandır.
Günümüze ulaşmasında büyük ölçüde Çamlıhemşin halkının payı olan bu değerli doğal varlığımız bundan sonra da titizlikle korunmalıdır. Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği olarak UNDP/GEF/SGP desteğinde, Orman Genel Müdürlüğü, Çamlıhemşin Belediyesi, Çamlıhemşin Vakfı, Bisikletli Yaşam Derneği ile işbirliği içerisinde yürütmekte olduğumuz FIRTINA (RİZE) ŞİMŞİRLERİNİN TANITIMI VE KORUNMASI Projemiz Sizlerin de katkılarınızla güç kazanacak ve orman ekosisteminin sağlığı ve insanlık için yaşamsal önemde olan bu ormanlara bir koruma statüsü kazandırılmasının yolunu açacaktır.
Fırtına Deresi ve vadisi bir değerler bütünüdür. Deresi, suyu, balığı, ılıman yağmur ormanı, ladini, kayını, şimşiri, kuşları, endemik bitkileri, kültürü , kısaca bütün bu öğelerin oluşturduğu korunması gereken, başka bir benzeri olmayan bir doğal varlıktır.
ŞİMŞİR AĞAÇ OLUR MU?
Şimşir 0.5-1.5 cm boyundaki yumurta biçimli koyu yeşil yapraklarını kışın dökmeyen, çok yavaş büyüyen bir türdür, Sarıya çalan gri renkli kabuklu, odunu sert, dayanıklı ve ağırdır. Elverişli koşullarda 14-15 cm çapına 40-50 yılda ulaşabilir. Yaprakları zehirlidir ve hayvanlar yemez. Çamlıhemşin koşullarında 14 cm çapa 70-80 yılda ulaşabilmektedir. Zorda kalıp dalına tutunduğunuzda kırılıverip sizi yüz üstü bırakmaz. Güvenilir.


İsmail ŞENEL
YURDUMUZDAKİ ŞİMŞİRLER

Yurdumuzdaki ormanlarda şimşirin iki türü doğal olarak yetişmektedir:

Yaygın şimşir Karadeniz ormanlarında yaygın olarak, Ege ve Akdeniz ormanlarında tek veya küçük topluluklar biçiminde bulunmaktadır. Üst yüzü koyu yeşil, alt yüzü açık yeşil renkli yaprakları serttir. Gölgeye dayanıklı olduğundan yüksek ağaçların altında da yaşamını sürdürebilir. Sürgün verme yeteneği nedeniyle park ve bahçelerde makasla istenen biçim verilebilir. Saf orman oluşturabildiği gibi kayın, gürgen, ladin, kızılağaç, göknar, akçaağaç ve mürverle karışık orman kurabilmektedir. Şubat-Mart aylarında açan çiçekleri sarı renkli, içinde 6 adet tohum taşıyan meyveleri kapsül biçimindedir. Çamlıhemşin çevresindeki şimşirler genellikle ana dere kıyılarında, yan derelerin iç kısımlarında, altlarında su bulunan taşlık yerlerde ve sızıntı suların bulunduğu kaya çatlaklarında yetişmektedir.
Yaprakları daha uzun ve sivri olan uzun yapraklı şimşir ise Hatay, Amanos dağları ile Antalya Olimpos Dağı arasındaki bölgede 900 m yükseltilere değin yetişebilmektedir.


ŞİMŞİRLER HASTALANMIŞ

Son iki yıldır bölgedeki şimşirlerin yapraklarına bulaşmış olan mantar hastalığı nedeniyle yapraklarını kaybetmekte ve bu nedenle zaman içerisinde kurumaya başlamaktadır. Hastalığın Gürcistan’dan girdiği ve yayıldığı düşünülmektedir. Hastalığın başka alanlara yayılmasını önlemek için özen gösterilmesi gerekmektedir. Hastalıklı ağaçların bulunduğu yerlere girilmemesi, girilmesi halinde araç gereç ve giysilerin bu hastalığın sporlarını taşıyabileceği ve mutlaka temizlenmeleri gerektiği unutulmamalıdır.
Türkiye’nin ender olan yaşlı şimşir ormanlarını gözümüz gibi korumalı, hastalığın yayılmasına engel olmalıyız.

HAYDİ, ELELE VERELİM, TÜRKİYE'DE BAŞKA BİR BENZERİ OLMAYAN ŞİMŞİR ORMANLARIMIZA VE FIRTINA VADİSİNE SAHİP ÇIKALIM, ONLARI KORUYALIM.
İsmail Şenel
E-mail/E-posta: ishenel@gmail.com
 



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —