Tarihi Değirmenler Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya

Tarihi Değirmenler Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya...

YAYLALARIMIZ 21.08.2024 11:29:00 530 0
Tarihi Değirmenler Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya

Değirmencilik, insanlık tarihinin en eski ve köklü mesleklerinden biridir. Ancak, modern hayatın hızla değişen şartları, bu kadim mesleği tehdit eder hale geldi. Geleneksel su değirmenleri gün geçtikçe kapanıyor ve bu alanda çalışanların sayısı azalıyor.

Bir zamanlar, mısırın su değirmenlerinde öğütülmesi için her köyde ve bazı yaylalarda ortak kullanılan birkaç değirmen bulunuyordu. Yaylalara ulaşımın yaya olarak yapıldığı dönemlerde, köy ve ilçelere sık sık iniş çıkış yapmak oldukça zorlu bir süreçti. Eski yaylacılar, bu zorluğa çözüm olarak birkaç yaylacının ortaklaşa kullandığı değirmenler inşa etmişti.

Günümüzde ise ulaşım araçlarla sağlanıyor ve yaylalardan ilçe merkezlerine günlük veya haftalık ziyaretler gerçekleştirilebiliyor. Ancak bu değişim, eski değirmenlerin varlığını sürdürmesini zorlaştırıyor.

Samistal Yaylası'nda bulunan bir tarihi değirmen, bugün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya. Bölgenin turizmi açısından büyük önem taşıyan bu değirmenlerin onarımı ve hikayelerinin yazılması, bölgeye büyük katkı sağlayacaktır. Bölgede, belki de bilinmeyen birçok eski değirmen daha var. Bu değirmenler, zorlu dağ ve yayla yaşamında ayakta kalmayı başarmış ve korunmayı bekliyor.

Evler yıkılırken, bazı değirmenlerin ayakta kalması, bu ustalığın uzmanlar tarafından araştırılmasını gerektiriyor. Samistal Yaylası, Çat, Elevit, Trovit, Aşıt ve Palovit güzergahı üzerinden ulaşılabilen ve Kavrun'dan Ayder'e bağlanan önemli bir yayladır. Ayrıca, Palovit Şelalesi ve Amlakit Yaylası da bu bölgeye yakın noktalardır.

Samistal Yaylası'ndaki bu tarihi değirmenle ilgili bilgi veren Ali İhsan Bayrak, şunları söyledi: “Selamünaleyküm Abdullah Bey, bu değirmen Samistal Yaylası'ndadır ve 1990’lı yıllara kadar faaliyetteydi. Yaylacılığın azalmasıyla bakımsız kaldı. Son yıllarda yaylacılığın tekrar başlamasıyla değirmen ayakta kalmayı başardı, fakat şu anda bakıma ihtiyaç duyuyor. Bildiğim kadarıyla, bölgede başka herhangi bir değirmen bulunmuyor.”

SÖZÜN ÖZÜ

Eski değirmenlerin korunması ve restore edilmesi, hem bölgenin kültürel mirasını yaşatmak hem de turizme katkıda bulunmak açısından büyük önem taşıyor. Bu tür tarihi yapılarla ilgili daha fazla araştırma ve bakım çalışmalarının yapılması, bölgeye kazanç sağlayabilir.


1

ÇAYMER sezonu açtı, kendi yaş çay fiyatını açıkladı

2

Macaristan’dan getirdiler, Rize’de denenmeye başlandı

3

Projenin ilk ayağı Rize Pazar’da başladı.

4

İSTANBUL’DA DÜZENLENEN YÖRESEL ÜRÜNLER FUARI SONA ERDİ.

5

BATUM’DA SINIR TEMSİLCİLERİ TOPLANTISI YAPILDI