Fatih Sultan KAR / İST.
Rize şehri; dik yamaçlı vadileri, doruklarına ulaşılabilir dağları, buzul gölleri, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri ve kaleleriyle güzelliklerin diyarı, çayın başkentidir.
Rize halkı, coğrafyası gereği çok eski zamanlardan beri kendi toprakları ailenin geçimine yetmediği için hayatının önemli bir kısmını gurbette çalışarak geçirmek durumunda kalmıştır. Dönem dönem yeri değişse de Rizeli için gurbet ve hasret hep vardır. Bir zamanlar Rusya olan gurbetin adı yakın dönemde İstanbul olmuştur. Rizeli, her nerede yaşarsa yaşasın, topraklarına ve değerlerine sahip çıkmıştır. Cumhuriyet sonrası değişen ekonomik şartlarda ülke çapında büyük başarılara imza atarak ülke ekonomisine ve siyasetine damga vurmuştur.
Milli Mücadele yıllarında ön saflarda yer alan Rizeliler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında üzerine düşen görevi yerine getirmiştir. Rize; ekonomi, siyaset, sağlık, sanat ve spor başta olmak üzere her alanda başarıya ulaşmış, ülkesine faydalı insanlar yetiştirmiştir. Bu değerli hemşerilerimiz de faaliyet gösterdikleri alanlardaki başarılarıyla şehrimize değer katmışlardır.
Şehirler, başarılı evlatlarıyla övünür. Rize’nin yetiştirdiği değerli şahsiyetlerin hayat hikâyesini yarınlara aktarmak için giriştiğimiz bu çaba, gelecek nesillere bırakabileceğimiz kalıcı bir mirastır.
Bir yüzü, başından kar eksilmeyen Kaçkarlar’a, bir yüzü hırçınlığı dinmeyen Karadeniz'in deli mavisine bakan Rize'nin halkı her daim telaşlı, aceleci, atak, çalışkan ve esprilidir. Yörenin havası, toprağı, suyudur onları böyle yapan. Rizeli tuttuğunu koparan, zoru başaran ve bulunduğu ortamda kendini fark ettirendir. Rizeliler; siyasette, sanatta, sporda, siyasette ve siyasette her daim söz sahibi olmuştur. Biz Onlarla gurur duyuyoruz.
