“De ki: Benim dua ve yakarışlarım, namaz, zekat, oruç, hac ve kurban başta olmak üzere bütün ibadetlerim, kısacası hayatım ve ölümüm, yalnızca âlemlerin yegâne Rabbi olan Allah içindir!”(En’am: 6/162)
“Allah ancak kendi rızası gözetilerek ihlasla (samimi bir niyetle) yapılan ibadetleri kabul eder.”(Nesei, Cihad, 24)
Soru: Ben şeker hastasıyım, “insülin iğnesi” kullanıyorum. Gündüz saatlerinde insülin iğnesi vurup orucumu tutabilir miyim? Böyle yapınca bir rahatsızlık hissetmiyorum.
Cevap: Hastalıklar çeşit çeşit, etkilenmeler de farklıdır. Oruç tuttuğunda tedavisi geciken, hastalığı artan bir Müslüman güvenilir doktorların (Oruç ibadetine iman eden) görüşleri doğrultusunda oruç tutmayabilir. Sizin durumunuzda olan kimseler ise İnsülin iğnesini vurur ve orucuna devam eder.
Soru:
Ramazanda yeme alışkanlığım değiştiği veya ağır işte çalışmamdan dolayı “şiddetli baş ağrım” oluyor. Bu halde “ağrı kesici iğne” vurmasam iftara ulaşmam imkânsız. Ağrı kesici iğne orucu bozar mı?
Cevap:
Ağrı kesici iğne vücudu besleyen nitelikte olmadığı için orucu bozmaz. Ancak mümkün mertebe İftar ile imsak arasına kaydırmaya çalışmak ihtiyata daha uygundur. Rabbim tüm hastalarımıza şifa versin.
Soru:
Hocam, Fitre, fidye ve zekâtımı fakirlere yiyecek ve gıda maddesi olarak verebilir miyim?
Cevap:
Elbette verebilirsin yalnız şu noktayı da dikkate almak lazım. Diyelim ki fakir bir akrabamız var. Fitre, fidye ve zekâtımızı vereceğiz. Ama o, günlük yiyeceğini temin edebiliyor. Kardeşimizin borçları var diyelim. Böyle birine yardımlarımızı gıda olarak yapmaktansa para olarak yapmak daha hayırlı olmaz mı? Bu hususu da gözden kaçırmayalım.
Soru:
Hocam, Ramazan ayı geldiğinde fitre, fidye ve zekâtlarım için “Ramazan Kolisi” yaptırıp fakirlere dağıtıyorum. Dinen bir sakıncası var mı?
Cevap:
Yok ama dikkat etmen gereken hususlar var. Herhangi bir markete telefon açıp “Ramazan kolisi” yaptırırken kalitesiz, tarihi geçmiş, fakiri rencide edici özellikte olan mallar koymamalısın. Bu hususa çok ama çok dikkat etmeliyiz.
Telefon açıp sipariş vermek yerine bizzat ilgilenmeli, koliye konacak malzemeleri seçmeli ve fakiri rencide etmeden teslim edebilmeliyiz. Rabbim hayrını kabul eylesin.
Soru:
Günlük alışkanlıklarımız, adetlerimiz vardır. Derler ki “âdetleri ibadete çevirmeli.” Adetler yani mubah olan davranışları ibadete yani karşılığında sevap alacağımız ibadetlere dönüştürebilir miyiz?
Cevap:
“Adetleri ibadete dönüştürecek şey bilinçli olarak Allah rızası niyetiyle yapmaktır.” Allah rızası için yapılan tüm mubah davranışlar ibadet değerine yükseldiği gibi, birçok ibadet niyet bozukluğu sebebiyle ibadet olma özelliğini kaybeder.
Rabbim hayatın tamamında ihlas ve samimiyet nasip eylesin…