“(Eğer gerçekten iman ediyorsanız) Hep birlikte, Allah’ın yeryüzüne uzatmış olduğu Kur’an ipine ama tümüne sımsıkı sarılın; sakın ondan ayrılmayın!”
(Ali İmran: 3/103)
“Kul, Allah için sevip Allah için buğz etmedikçe, imanın hakikatine ulaşmayı hak etmez!”
(Kenzul Ummal, Hindi, No: 98)
Soru:
Hocam bu hayatta kimin hangi rolü oynayacağı, kaderi midir?
Cevap:
Allah’ın yarattığı düzende Hak ve Batıl diye ayırabileceğimiz iki ana akım mevcuttur. Hak yolun öncüleri Peygamberler ve iman eden kullardır. Batıl yolun öncüleri, insan ve cin Şeytanları ve iman etmeyenler…
Şu varlık âleminde müminlik, kâfirlik, şeytanlık, fasıklık, zalimlik, müşriklik, münafıklık gibi bir sürü roller, yaşam biçimleri vardır. Bu sünnetüllah gereğidir.
“Her bir insan var olan bu kişilik ve kimlik gömleklerinden hangisini giyeceğini kendi hür iradesiyle kendisi seçer.”
“Hakkın ta kendisi olan Allah”(Lokman: 31/30) Hakkın yanında batılın karşısındadır.
“Eğer inkâr ederseniz, şüphesiz ki Allah sizin iman etmenize muhtaç değildir. Ama kullarının inkâr etmesine asla razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizin için buna razı olur…”(Zümer: 39/7)
Soru:
Hak Batıl mücadelesinde tarafsız kalmak diye bir şey var mıdır?
Cevap: Allah’ın gönderdiği değerlere, (Allah’a, Kitaplarına, Peygamberlerine) gerçekten iman eden bir mümin Hak batıl mücadelesinde tarafsız kalamaz. Sahip olduğu tüm imkân ve kabiliyetlerin Hakkın yanında ve Hakkın zaferi için seferber etmelidir.
Tarafsızlık kişiyi “Münafık/ikiyüzlü” yapar. “Münafıklar cehennemin en alt tabakasını boylayacaktır.”(Nisa: 4/145)
Soru:
Ramazan ayı ve Oruç bizim tarafımızı, Hakkın yanında batılın karşısında yer aldığımızı gösterir mi?
Cevap:
“Oruca iman, hürmet, saygı Rabbinden gelen tüm İlahi hakikatlere iman, hürmet ve saygı demektir.” Hak batıl mücadelesinde Hakkın yanında yer almak demektir.
Bizler eğer gerçekten Müslüman isek, “Rabbimizin Kur’an’la gönderdiği tüm emir ve yasakların kıyamete dek geçerli mutlak hakikatler olduğuna iman ediyor, gönülden kabul ediyor ve Hak yolun birer neferi olduğumuzu da ilan ediyoruz.”
“Ey iman edenler! İslâm’a ve Müslümanlara karşı savaş açarak hem Bana, hem de size karşı düşmanlık eden kâfirleri sakın kendinize dost ve müttefik edinmeyin!”(Mümtehine: 60/1)
Yusuf Kambur: (İlahiyatçı Yazar)