Abdullah Uzun
Prof. Telatar'dan Pazar'ın eğitimine bakış
Pazar'da kurulu bulunan yüksekokul ile yeni açılan Ziraat ve Doğa Bilimler Fakültesi’nin eğitime devam etmeleri konusunda gerekenler hakkında zaman içinde birçok yazı kaleme aldım. Sizlerle paylaştım.
Sizlerden olumlu veya olumsuz yorumlar aldım.
Bazılarına sadece güldüm geçtim. ‘Laf olsun torba dolsun’ anlayışı ile sadece eleştiri yapanlara cevap bile vermedim.
Onların farklı gözle bakması ve değerlendirmesi bizi etkilemez, bilakis çalışma azmimizi artırır.
Okulun yolunu dahi bilmeyenler konuşup duruyor.
Bir Pazarlı olarak ‘Ben ne yaptım?’ sorusunu kendine sorup cevap alamayanlarla işimiz olmaz.
Gerçekten çözüm için öneri sunanları da takdirle ve saygıyla karşılıyoruz.
Bu yazımda ilçemizin yetiştirdiği değerli bir bilim adamının görüşlerini sizlerle paylaşacağım.
İstenildiği, talep geldiğinde kendisinin Pazar için her oluşumda yer alacağını söyleyen bu değerli bilim adamımız, Sayın Prof. Dr. Erdinç Telatar'dır.
Sayın Telatar'ın öz geçmişinden başlayarak Pazar'daki eğitim faaliyetlerine kadar görüş ve düşüncelerini sizlere ve ilgili camiaya mesaj olarak sunacağım.
Sayın Telatar Pazar'da doğdu.
Babası merhum Yılmaz Telatar’ın görevi nedeniyle ilk ve orta tahsilini Kırıkkale'de, lise tahsilini ise Ankara'da tamamladı. Ankara Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi. Doktorasını Amerika’da Missouri Üniversitesi’nde 6 yılda tamamlayıp aynı okulda hocalık yaptı. Hacettepe Üniversitesinde İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Başkanlığı görevinde de bulunan Sayın Telatar, İstanbul Okan Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkez müdürlüğü yapmaktadır. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yüksek Meclisi danışmanlığı yanında Vakıf Üniversiteleri mütevelli heyet başkanları oluşumunda yer almaktadır.
Sayın Telatar'ı birçoğumuz tanımıyoruz. Bu kendisinden veya bizden kaynaklanmış da olabilir. Bunları bir kenara not düşüp şimdi Pazar'daki yüksekokulumuz ile fakülte hakkındaki görüşlerine geçelim.
Okulun Pazar için çok önemli olduğunu söyleyen Telatar konuyu hem ekonomik hem de sosyal olarak ele alıyor. Okumak için büyük kentlere göç eden gençlerimizin okulumuzun açılışıyla birlikte bu göç olayını durdurabileceğini, bir yandan gençlerin kendi yörelerinde eğitimlerini alarak doğduğu yere de aynı zamanda sosyal ve ekonomik katkılarda bulunacağını söylüyor.
Yeniden hazırlanmakta olan YÖK yasası yeni değişiklikler içeriyor. Telatar, bu yasanın hazırlanışında oda olarak kendilerinin görüşünün alındığını açıkladı. Mecliste ele alınacak olan yeni yasada yer alan üç önemli konu gündemde var. Bunlar Pazar’daki okulumuzu olduğu gibi ülkemizdeki tüm okulları da yakından ilgilendiriyor.
Kurulan Üniversiteler öncelikle şunları kendilerine rehber seçmeli;
A-) Araştırma Üniversitesi
B-) Kitlesel Eğitim Üniversitesi
C-) İş dünyasına ara eleman yetiştiren Üniversiteler
İşte üniversiteler geleceğe bu planları yaparak hazırlıklı olmalıdırlar. YÖK de planlamasını bu kategorilere göre yapıp ödenek veya başka katkılarını sağlayacaktır. İşte Pazar da kendini buna göre hazırlaması gerekir.
Bu üç kategoride bizim yerimiz ne olmalıdır?
Telatar bu konu hakkında ise içerik olarak paylaştığımız konuyu şöyle dile getirdi: “Pazar, eğitimini ‘ara eleman’ yetiştirmede kullanmalıdır. İş dünyasının ihtiyaç duyduğu ara eleman sıkıntısını yüksekokul olarak çözmenin programlarını yapmalı. Yeni kurulması düşünülen organize sanayi sitesinde çalışacak teknik elemanlar ve iş açma şansını yakalayacak kişileri yetiştirmek için yeni bölümlerin programlarını yapmalıdır. Bununla ilçeye hem sosyal, hem de iktisadi katkı yanında, kültürel büyümenin de önünü açacaktır. Bu açıdan bakıldığında hâlihazırda mevcut yüksekokulun mutlaka devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Fakülte de olsun. Çünkü işlevleri farklıdır. Yüksekokul daha çok ülkenin ihtiyacı olan ara eleman yetiştirmede önemli faktördür. Bu yönüyle daha ileri gidiyorum ve diyorum ki fakülteden daha da önemlidir. O yüzden yerelde bir alt yapı çalışması yapılacağını, bu çalışmada açılabilecek yeni bölümlerin tespit gerekir. Bunun yapılmasında ilçe belediyesinin talebini memnuniyetle karşılıyorum.
Meslek Yüksekokulu Derneği’nin organizasyonuna STK’ların da dâhil edilerek ortak çalışma yapmasına ben yardımcı olacağım. Size daha önce yapmış olduğum çalışmaları da vereceğim. Bugünden itibaren de yeni projeler başlatacağım.”
Sayın Telatar’ın bu açıklamaları bizi memnun etti. Kendisine yönelttiğimiz, ‘Fakülte ve yüksekokul beraber olur mu?’ sorumuza ise Telatar, ‘Olur, lakin fiziki olarak ayrı mekânlarda bulunmasının daha çok faydaları vardır. Ben eski hastane binasının yerinin yüksekokul ve öğrenci yurdu yapılmasının çok uygun olacağını düşünüyorum.’ şeklinde cevap verdi.
‘Kim ne derse desin. Pazar’da güzel şeyler oluyor.” ifadesini kullanan Sayın Telatar şunları söyledi: “Eskiden beri el atılmayan konulara çözüm aranıyor. Daha çok birlik olunması gerekiyor. Pazar söz konusu olunca ayrılıkları bir kenara bırakmamız gerekir. Ben Türkiye’yi hatta Avrupa'yı geziyorum. İnsanlar çalışıp didiniyor. Bizler ise konuşuyoruz. Pazar’da kurulan fakülte ve mevcut yüksekokul çok önemlidir. Bunlara tüm Pazarlılar sahip çıkmalıdır.
Okulla birlikte inanıyorum ki göç azalacaktır. Eğitim seviyesi artacaktır. İlçe gelişip büyüyecektir. Sosyal ve kültürel kalkınma sağlanacaktır. Tekrar söylemek istiyorum. Fakülte, yüksekokul kapanmadan açılsın. Yüksekokul ülkeye ara eleman yetiştirsin ve yapılabilirse ayrı bir yerde yapılsın. Eski hastane alanı bana göre çok güzel yerdir. Siz de bu alan hakkında zaman içinde görüş belirtmiştiniz; bu yer olabilir. İlçe merkezine yakındır. Sosyal boyutu da ele alınmalıdır. Fakülte de yerinde büyümelidir. Bir de şunu söylemek istiyorum;
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi daha yeni kuruldu. Çok önemli bir konuma geldi.
Rektör Sayın Prof. Dr. Arif Yılmaz beyefendiyi kutluyorum. İnanıyorum ki ileride ülkede ses getirecek bir üniversite olacaktır. Pazar Meslek
