Abdullah Uzun
Uzun bir süre oldu, "Pazar Gündemi" yazılarımıza kısa bir ara verdik. Bugün tekrar "Pazar Gündemi" yazılarıma başlayarak sizlerle ilçemizdeki sorunları paylaşacağım. Bu vesileyle bir ricam da olacak; ilçede gördüğünüz sorunları abuzun@hotmail.com adresime yazarsanız, ilgili makamlara ileterek çözüm bulmalarını sağlamaya çalışacağız.
Bu yazımda üç önemli konuyu sizlerle paylaşıyorum:
SİGARA BAYİLERİ VE VATANDAŞLARIN YAŞADIĞI SIKINTILAR
Her ne kadar bu sorun ülkenin tamamını ilgilendirse de, ben sadece Pazar'daki duruma odaklanacağım. Sigara bayileri ve müşteriler arasında yaşanan tartışmalar artık kaçınılmaz hale geldi. Ülke genelinde sigaralar 3 veya 4 büyük şirket tarafından pazarlanıyor. Ancak aynı marka sigarada farklı fiyatların uygulanması, alıcı ve satıcılar arasında büyük sorunlara neden oluyor.
Örneğin, bir sigara 81 TL, diğeri 79 TL olarak etiketlenmiş. 63 TL, 67 TL, 69 TL, 81 TL, 83 TL gibi dağınık fiyatlar var. Bozuk para vermeden zorluk yaşayan satıcı ve alıcı arasında sıkıntı yaşandığı gibi, aynı zamanda vatandaşın cebinden çıkan her kuruşun değeri arttı ve 1-2 TL fark bile büyük bir sorun haline geldi. Bu fiyat dengesizliğinin düzeltilmesi gerektiğini düşünüyorum; çünkü zaten gerilen toplumumuzun sinir uçlarıyla daha fazla oynamak istemeyiz.
GAZETE SATIŞLARINDA BÜYÜK DÜŞÜŞ
Pazar ilçesindeki gazete satışlarında da büyük bir gerileme var. Bugün en çok gazete satan bayiye sordum, “Nasıl gidiyor satışlar?” diye. Aldığım yanıt, gazete sayısının yarısının iade olduğu yönündeydi. Yaz aylarında satışlar biraz daha iyi gitse de, fiyat artışları ve ilçedeki göç nedeniyle büyük bir düşüş yaşanıyor. Ekonomik kriz, sadık gazete okuyucularını bile etkiledi.
Artık toplum olarak okumayan, düşünmeyen bir yapıya büründük. Gazete okuyan nesil de giderek azalıyor. Zaten bu işi sürdürenler genellikle belli bir yaşın üzerindeki kişiler ve onlar da iki gazeteden birine düşürdü. Toplumun bu durumu, enflasyon düştü, millet rahatladı diyenlerin gerçek tablosudur.
RİZE’DE TURİZM SEZONU BEKLENTİLERİ KARŞILAMADI
Sabah saatlerinde Çat Vadisi'nde işletmecilik yapan bir arkadaşımla konuştum. Sezonun iyi geçmediğini söyledi. "Neden?" diye sorduğumda, ekonomik krizlerin yanında kendi eksiklerinin de olduğunu ifade etti. Hizmet kalitesinin yeterli olmadığını, fiyatları kontrolsüz şekilde belirlediklerini ve yöresel yemek adı altında aslında yöresel olmayan yemekler sunduklarını anlattı. Yüksek fiyatlar ve bu tür hatalar da sonuç olarak turistlerin memnuniyetsizliğine neden olmuş.
Turizmi sadece mevsimlik bir fırsat olarak görüp, kısa vadeli kazanç anlayışından çıkmazsak, bu sıkıntılar devam edecektir. Bölgedeki tüm paydaşların bir araya gelip “Neden bu hale geldik?” sorusunu sorması ve çözüm için ortak bir akıl geliştirmesi gerekiyor. Ayrıca, turizmin 12 aya yayılması için ilgili makamların projeler üretmesi şart.
Sonuç olarak, konuyu daha fazla uzatmadan, herkesin kendine düşen payı alması gerektiğini belirtiyorum. İlçemizin kalkınması için hep birlikte adım atmalıyız.