Araştırmacı yazarımız Murat Ümit Hiçyılmaz tarihi yazılarıyla bölgemize katkı sağlayan Mehmet Bilgin hocayla birlikte Pazar köylerinde alan çalışması yaptılar.Bu çalışmanın ilkini Şehitlik(Haku) köyünde gerçekleştirdiler.Rus kuvvetlerine karşı koyan bu köy sakinlerinden tarihe ismi düşen şehit sayılarının tespiti ve kalıntılarını birkez daha köyde yaşayarak gördüler.
Murat Ümit HİÇYILMAZ'dan dinleyelim.
Hocamızla Cumartesi günü ilk olarak Şehitlik (Haku) köyüne çıktık ve orada bizi köy azası Kemal Saymaz karşıladı.
Bu köye gelişteki amacımız elbette ki, köyün Fırtına vadisi ile arasında kalan sırtlardı. Köylü bu sırtlara toprak yapısından ötürü Kırmızı Sırt diyor. Bu sırtlar, Rus kuvvetlerine karşı önemli direnişlerin sergilendiği ve onlarca şehit verdiğimiz mevzilerden ibaretti.
Köylüler kulaktan kulağa gelen hikayelere göre şehit sayısı için 2000 gibi oldukça yüksek rakamlar verse de, tarihi bilgiler ışığında burada verilen şehit sayısın 100 ile 200 civarında olduğu tahmin ediliyor. Yaklaşık iki kilometrelik sırt boyunca yer yer şehit mezarlarına rastlamak mümkün. Bunların bazıları grup mezarlar iken, bazıları etrafı yığma taşlarla çevrilmiş olan müstakil mezarlar. Tek mezarlara mümkün olduğunca bayrak dikilmiş, grup mezarlar ise köylünün tarla işlemeleri esnasında dokunmadıkları bölümlerden anlaşılıyor.
Gezimiz esnasında o bölgede arazi çalışması yapan Osman Saymaz, bize incelememiz için bölgede buldukları yağ kasesi, yağlama bezi, mühür ve boş kovanlardan oluşan koleksiyonu getirdi. Hatta o esnada yerde yeni bir kovana dahi tesadüf ettik. Kovanların baş kısmında Osmanlıca “Mavzer” yazısı ve “1326” tarihi yazılı idi. Yani bu kovanlar 1910 senesinde Mavzer marka tüfekler için üretilmişti. Gezimiz esnasında bu sırtta görevli taburumuzun toplanma alanını ve köyde sıhhiye evi olarak kullanılan tarihi ahşap evi de inceleme imkanımız oldu.