Pazar Cumhuriyet Mahallesi Şehitler Cami İmam Hatibi Yusuf Kambur nöbet tutan vatandaşlara hitap etti.
Kambur ; '15 Temmuz 2016 başarısız darbe girişimi sonrasında Ülkemizin her yerinde yoğun bir katılımla devam eden Demokrasi şöleni, Pazar İlçemizde de aynı coşkuyla her akşam tekrarlanmaktadır.
Dün akşamki etkinlikte konuşmacı olarak söz alan köşe yazarımız Cumhuriyet Mahallesi Şehitler Camii İmam Hatibi İlahiyatçı yazar Yusuf KAMBUR önemli tespitlerde bulundu.
“Nifak ateşleri yaktı seraser Mülk-i İslâm’ı,
Bizi biz kendimiz ettik perişan Ya Rasülellah!
Sakın zannetme, İslâm’ı, o bildiğin eski İslâm,
Bugün yalnız gezer dillerde iman, Ya Rasülellah!
Bizi mahveyleyen ancak cehalet oldu âlemde,
Ne Moskoftur, ne İspanyol, ne Alman Ya Rasülellah! (Dağıstanlı Dehri)
Rabbimize şükürler olsun ki, tüm eksikliklerimize rağmen 15 Temmuz 2016’da kahraman Türk evladı yeni bir destan yazmıştır.
Vakti zamanında Yüce Rabbimiz İbrahim (as) için “Gerçek şu ki, İbrahim insana yakışan tüm erdemleri kendinde toplamasını bilen, her türlü kötülükten yüz çevirip Allah’a adanan tek başına bir ümmetti.”(Nahl: 16/120)
İbrahim (as) tek başına bir ümmet olduğu gibi, bugün İbrahim ve İsmaillerin torunları da, tanklara, uçaklara, bombalara meydan okuyan tek başına birer ordu oluverdiler.
Onların gösterdiği bu cesareti başlarında Musa (as) gibi Ulu’l-Azm bir peygamber bulunduğu halde İsrailoğulları gösterememişti. Hem de fetih vaadine rağmen…
“(İsrailoğulları dediler ki) Ey Musa! O güçlü topluluk orada olduğu müddetçe, oraya ebediyyen girmeyeceğiz. Sen ve Rabbin gidin ikiniz savaşın, biz burada oturacağız.”(Maide: 5/24)
Vaktiyle bir ordunun göze alamadığını, Allah’a şükür gencecik fidanlar göze aldı ve tankları durdurdu. İşte bu ruhtur bugünkü zaferi getiren şey.
Eğer, o gece herkes “tek başıma ben ne yapabilirim?” demiş olsaydı, çeşitli mazeretlerin arkasına sığınıp evinde otursaydı bu zafer asla kazanılamazdı. Çünkü Cenabı Hakk:
“Yoksa onlar, Allah’ın meleklerle birlikte bulutların gölgeleri arasından çıkagelmesini ve (onların yerine savaşmasını mı) bekliyorlar?”(Bakara: 2/210)
Beklemediler… Necip Fazıl Merhum’un özlemini giderdiler.
“Bir gençlik istiyorum! “Kim var?” diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert “Ben varım” diyebilen bir gençlik. “Benim olmadığım yerde hiç kimse yoktur” duygusuna sah
İp gençler sayesinde geldi bu zafer… Şükürler olsun!
Bu zafer “Dünyanın tüm nimetlerini yalnız ve sadece biz yiyeceğiz, siz ancak bizim arttıklarımızla geçineceksiniz” diyen Haçlı zihniyetine karşı kazanılan bir zaferdir.
HİKÂYE:
Aslan, Kurt ve Tilki ormanda yolculuğa çıkarlar. Yolda bir Ceylan, bir keçi ve bir de tavşan avlarlar. Acıktıklarında Aslan Kurt’a:
“Şu avlarımızı adaletli bir şekilde bir taksim et bakalım!” demiş.
Kurt:
“Efendim en büyüğümüz sensin avın en büyüğü olan Ceylanı sen ye, keçiyi ben yiyeyim, tavşanı da en küçüğümüz tilki yesin!”
Aslan:
“Aferin sana! Ne güzel adaletli davrandın.” Dedi ve Kurt’u hemen öldürüverdi.
Bu sefer Tilkiye aynı şeyi söyledi. “Adaletli bir taksimat yap bakalım!”
Tilki: “Efendim” demiş, “Ceylanı sabah kahvaltısında, keçiyi öğle yemeğinde, tavşanı da akşam yemeğinde afiyetle yiyin inşallah”
Aslan: “Bu güzel bir taksimat olmuş, peki sen ne yiyeceksin?”
Tilki, “Siz doyduktan sonra artan bir şey olursa çöpe gitmesin diye bende arttıklarınızla beslenirim.”
İŞTE BU MİLLET: Ey haçlı zihniyeti, Ceylanı da keçiyi de tavşanı da eşit ve adil bir şekilde yiyeceğiz diye dünyaya meydan okudu ve İnşallah muzaffer olacaktır.
Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa, sizlere de Muhammed (as)’ın komşuluğunu diliyorum' dedi.
Kur’an okundu. İlahiler çalındı. Nöbet ’in sonlandırılmasına kadar etkinlik devam edecek.
Vatandaşlar dönüşümü olarak sabah kadar meydan parkından ayrılmadılar.
Nöbet bu akşam da devam edecek. Pazar Çay Fabrikasında hazırlanan Aşure dağıtımının gerçekleştirileceği belirtiliyor.
.jpg)
