RİZE’NİN Pazar İlçesi’nde yaşayan Muhamed Bal (44) isimli şahıs daha önce 6 kez girdiği Gürcistan’a bu kez kıyafeti nedeniyle alınmadı. Gürcistan Konsolosluğu dahil bütün ilgili kurumlara gittiğini belirten Bal, “
Ordaki görevliler bana yardımcı olamayacaklarını söylüyorlar. “Suçum nedir?” diye sorduğumda gerekçe de gösteremiyorlar. Anladığım kadarıyla tek sebep kıyafetim” diye konuştu.
SARP Kapısı’ndaki görevli polislerin
“Biz de papaz kıyafetli Gürcüleri almıyoruz” dediklerini iddia eden Bal, “Şayet Türkiye bunu yapıyorsa Gürcistan kadar utanılacak bir ülke demektir” dedi. Bal, “Damgalanmış kadınları ülkene alıp beni almayacaksın. Şayet biz onların papazlarını almadığımız için misilleme yapıyorlarsa bunu yapanlar müslüman da olamaz Hristiyan da olamaz” şeklinde konuştu.
BAL yetkililere seslenerek sorununu çözümünü isteyip şunları söyledi: “
Gürcüler’in en kötülerini içeri alıyorsun, en şerefli Gürcü’yü almıyorsun. Bizim kumarbazlar oraya giriyor, sarhoşlar giriyor ama ben giremiyorum. Bu tür uygulamayı yapanlar kim olursa olsun, oradakiler Hristiyan olamaz, buradakiler de müslüman olamaz. Rahip Türkiye’ye gelemeyecek. Böyle birşey düşünemiyorum” dedi.
Pazar’da oturduğunu ve köyünde çay üreticiliği yaptığını belirten Bal, Gürcistan’a daha önce ara sıra giriş çıkışlar yaptığını ve hiçbir sorunla karşılaşmadığını kaydederek,
“En son geçen yıl Ekim ayında Sarp Sınır Kapısı’ndan giriş yapmak istediğimde beni almadılar. Geçtiğimiz hafta Pazar günü ‘Belki bu sefer alırlar’ diye yeniden gittim beni yine almadılar. Türk tarafındaki görevli memurlar kendilerinin bu konuda bir şey yapamayacaklarını belirterek beni konsolosluğa yönlendirdiler. Bunun üzerine Trabzon’daki Gürcistan Başkonsolosluğuna gittim. Oradaki görevli kişiler de bana yardımcı olamayacaklarını söylediler. ‘Peki suçum ne?’ Diye sordum. ‘Onu da söyleyemeyiz’ dediler. Bana gerekçe gösteremiyorlar. Anladığım kadarıyla tek sebep benim görüntüm” diye konuştu.
Gürcistan’a daha önce 5-6 kez giriş yaptığını ve en son
2013 yılında giriş yaptığını ifade eden Bal, “Yine bu kıyafetle girmiştim. Sorun çıkmamıştı. Gürcistan’da girdiğimde oradaki kiliseyi de ziyaret ettim. Bazı rahiplerle görüşmüşlüğüm var” diye konuştu.
Gürcistan’a giriş sebebini de anlatan Bal, “
Gürcistan’a yakın olduğundan dolayı hem gezmeye hem de ucuz yakıttan faydalanmak için gidiyorum. Bazen evdeki tüpümü de götürüyordum ve orada dolduruyordum Buna da müsaade ediyorlardı. Aracımın deposunu da dolduruyordum. Sonuçta yakıt Türkiye’den daha ucuz. Burada 5 liraya gelen yakıt orada 2.5 liraya geliyor” biçiminde konuştu.
Bal, Türk tarafındaki polis memurlarıyla konuyla ilgili sohbet ettiğinde ilginç şeyler öğrendiğini de kaydederek, “
İlk alınmadığım zaman, ‘Beni içeri almadılar, bana yardım edin’ dediğim Türk tarafındaki görevli polis memuru arkadaşlar bana, ‘Herhalde seni almazlar. O kıyafetle oradan buraya gelsen ben de seni almam’ diyor. Bana böyle bir cevap verdi. Damgalı fahişeyi içeri alıp beni almayacak olan adama başka ne denilebilir ki? Bu sefer gittiğimde de yine beni almadılar. Bu kez karşılaştığım polis memuru arkadaş da ‘Biz papazları, rahipleri almıyoruz, onlar da buna misilleme olarak böyle davranmış olabilirler’ diyor. Böyle bir uygulama yapan Müslüman da olamaz Hıristiyan da olamaz. Eğer bu bir misilleme ise en büyük yanlış da budur. Avrupa Birliği diyoruz, Gürcülerin en kötülerini içeri alıyorsun. En şerefli Gürcüyü almıyorsun. Bizim kumarbazlar oraya gidiyor, sarhoşlar oraya gidiyor, zina için oraya gidenleri alıyorlar ama beni almıyorlar. Bu uygulamayı yapanlardan ne oradakiler Hıristiyan olabilir ne de buradakiler Müslüman olabilir. Hükümetimizin bu konuda bir adım atmasını bekliyoruz. Rahip Türkiye’ye gelemeyecek. Bu Türkiye’ye yakışmaz” şeklinde konuştu.
Günebakış Gazetesi
