KENE VAKASIYLA İLGİLİ BİLGİLENDİRMELER DEVAM EDİYOR
Hayati Akbaş
ARDANUÇ-Ardanuç İlçe Entegre Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Seda Ahçı Yılmaz, Kene vakaları ve kene ısırığı ile ilgili vatandaşlara önemli açıklamalarda bulundu.
Kene vakaları ve kene ısırığı ile ilgili Ardanuç Engelliler Derneği Sosyal Hizmet Binasında bilgilendirme toplantısında kenelere karşı nasıl mücadele edileceği, korunma yöntemleri, kene yapışması durumunda neler yapılacağı anlatıldı. Ardanuç'un ölümlü kene vakalarıyla kayıtlara geçen yerleşim yerlerinden biri olduğunu, bu nedenle daha dikkatli olunması ve uzmanların, doktorların sık sık vurguladığı önemli uyarıları dikkate alınmasının kene vakalarındaki ölümlerin daha da azalacağını anlatan Başhekim Dr. Seda Ahçı Yılmaz şu bilgileri verdi:
“Ülkemizde 2002 yılından sonra artış gösteren kısaca KKKA olarak adlandırdığımız keneden bulaşan hastalık yaz aylarının korkulu rüyası haline geldi. Özellikle bahar ve yaz aylarıyla birlikte artış gösteren hastalıktan korunmak için neler yapmalıyız? Alınacak önlemler neler?
Adını sıkça duyduğumuz hayati tehlike sebebi olan bu hastalık kene ısırması sonucu oluşur. Peki, kene ısıran biri ne yapmalı? Keneden nasıl korunabiliriz?
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi, “Hastalığı yapan virüs kenelerin konakladığı hayvanlara bulaşmasına rağmen hayvanlarda ve kenelerde hastalık belirtisi göstermemektedir. İnsanlarda ise virüs ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ilerleyen vakalarda vücudun değişik yerlerinde kanama gibi bulgularla seyreden Kırım Kongo Kanamalı Ateş hastalığına sebep olmaktadır.
Hastalığın Türkiye’de ilk kez 2002 yılında görülen ve 2003 yılında tanımlanan hastalığın her yıl Mart-Kasım ayları arasında görüldüğünü ve Haziran-Temmuz aylarında pik yaptığını söyleyen Yılmaz,, 'İçinde bulunduğumuz aylarda bağ bahçe işlerinin artması, hayvanların meralara çıkmaya başlaması ve aynı zamanda havaların ısınması nedeniyle vatandaşlarımızın kenelerle teması artmaktadır. Bu nedenle her sene bu mevsimlerde vatandaşlarımıza kenelerden korunma yöntemlerine dair hatırlatmalar yapılması önemlidir' diye konuştu.
Halk arasında yavsı, sakırga, kerni olarak da bilinen kenelerin yaşamaları için Türkiye’nin coğrafi açıdan oldukça uygun bir yapıya sahip olduğunu belirten Yılmaz, “Keneler özellikle hayvancılığın yapıldığı; orman kenarı, parçalı arazi yapısına sahip çalı ve çırpılı alanlar ile otlakların bulunduğu yerlerde yoğun olarak bulunurlar. Bu tür yerlere gidildiğinde korunmak için mümkün olduğunca vücutta açık kısım kalmamasına özen gösterilmeli. Örneğin pantolon paçalarının çorap içine alınması, çizme giyilmesi, kenelerin daha kolay fark edilebilmesi amacıyla açık renkli elbiseler tercih edilmeli ve kenelerin vücuda girebileceği yerlerin kapatılması gerekmektedir' dedi.
Kenenin tutunmalarının sıklıkla ağrısız olduğu için, genellikle kişilerin keneyi tutunduktan çok daha sonra hatta kene kan emerek şiştikten sonra fark ettiklerine dikkat çeken Yılmaz, “Özellikle vücutta diz arkası, koltuk altları, kulak arkası, ense, saç dipleri ve kasıklar kontrol edilmelidir. Eğer vücudumuza tutunmuş bir kene görürsek, keneyi vücudumuzdan ne kadar kısa sürede uzaklaştırırsak hastalık riski de o kadar azalır. O nedenle vücuda tutunan kene, hiç vakit kaybedilmeden çıplak el ile dokunmamak şartıyla, eldiven, naylon poşet veya bez parçası ile tutularak ya da ince uçlu bir pens ile ezilmeden çıkarılmalıdır. Çıkartılamıyorsa en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır' diyerek” sözlerine şöyle devam etti:
“Kene tutunmasından sonra 10 gün kendimizi halsizlik, iştahsızlık, ateş, vücut ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi bulgular yönünden takip etmeliyiz ve bu şikâyetlerden herhangi birisi oluşursa zaman kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalıyız. Hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanlar sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabilirler. Bu sebeple hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemelidir.'
Yaklaşık 2 saat süren bilgilendirme toplantısı sonrası vatandaşların sorularını da yanıtlayan Ardanuç ilçe Entegre Devlet Hastanesi Başhekimi Seda Ahçı Yılmaz, 'Biz her türlü sorunuza anında cevap vermeye, her hangi bir şüphe ya da kene ısırması durumunda anında haber vermeniz yada hastanemize gelmeniz durumunda 7/24 hazır olduğumuzu bilmenizi isteriz. Bu konuda gerek il sağlık Müdürlüğümüz, gerek Sağlık Bakanlığımız son derece hassas olduğunu, aynı hassasiyeti sizlerden de beklediğimizi belirtmek isteriz. Keneler küçüktür. Ama asla ihmale gelmeyecek kadar da büyüktür. Bir şey olmaz demeyin. Önemseyin yeter.' dedi.