-Rize’de ilk kez yapılan meme altı küçük kesi yöntemi ile hasta sağlığına kavuştu.
Rize’de nefes darlığı şikâyetiyle başvurduğu hastanede kalp tümörü tespit edilen Fatma Balcı, yapılan başarılı operasyonla sağlığına kavuştu.
Rize’de, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik ve yorgunluk gibi şikâyetleriyle Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim Araştırma Hastanesi kalp ve damar cerrahisi polikliniğe müracaatta bulunan 63 yaşındaki Fatma Balcı, yapılan tetkiklerinde kalbinde tümör tespit edildi.
Toplumda çok az rastlanılan ve müdahale edilmediği takdirde hayati tehlike arz edecek durum oluşabilecek olan hastaya göğüs kafesi açılarak açık kalp ameliyatı gerçekleştirmek yerine, bölgede ve Rize de ilk kez gerçekleştirilen yöntemle kaburgaların arasından küçük bir kesi ile girilerek kapalı yöntem ile kalpteki tümörün alınması kararı alındı.
Meme altından küçük kesi ile video kamera desteği ile yaklaşık 6 saat süren girişimin ardından hasta yeniden hayata tutundu.
Operasyonu gerçekleştiren Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniğinde görevli doktorlar, taburculuk aşamasına gelen hastayı serviste ziyaret etti.
Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Sedat Ozan Karakişi, yaptığı açıklamada, “Hastamız, bize nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik şikâyetleri ile geldi. Biz hastamıza yaptığımız fizik muayenesi ve tetkiklerinden, sağ ve sol kulakçığı ayıran zara yapışmış yaklaşık dört santimetre genişliğinde kötü huylu kalp tümörü tespit ettik.” dedi.
Karakişi, “Normalde açık kalp ameliyatını, göğüs kafesini halk arasında iman tahtası olarak bilinen kaburgaları önden tutan ana kemiği keserek yapmaktayız. Bu cerrahlar için büyük bir konfor açıp geniş bir şekilde çalışmak. Fakat biz hastamız için göğüs kemiğini açmak yerine meme altından kaburgaların arasından küçük bir kesi ile girerek kalbin odacığına ulaştık ve oradaki tümörü temizledik. Bu yöntemler büyük merkezlerde yapılan yöntemler. Bölgemizde de bunun örnekleri pek yok maalesef. Bizde hastamızın hayata daha erken sürede devam edebilmesi için bu yöntemi tercih ettik. Hekim için zor ama hasta için oldukça konforlu bir yöntem. Sonuç olarak hastamız iki ay boyunca göğüs kemiği kaynaması gibi sıkıntıları olmayacağı için iki ay sırt üstü yatmak zorunda kalmayacak, sağa sola dönerek yatabilecek ve günlük hayatına erken dönemde devam edebilecek.” şeklinde konuştu.
Bu kalp tümörleri çoğu zaman yumuşak yapıda olup erken müdahale edilmediği taktirde koparak beyin damarlarını tıkayıp felç yapabilme tehlikesi bulunduğunu söyleyen Karakişi, “O yüzden de gerekli tetkikleri yapıp hastamıza hızlı bir şekilde müdahalede bulunduk ve açık kalp ameliyatına gerek kalmadan meme altında kaburga arasından küçük kesi ile iz bırakmadan ameliyatımızı gerçekleştirdik. Dediğim gibi büyük merkezlerde hatta çoğu zamanda özel merkezlerde gerçekleştirilen ve maliyetleri oldukça yüksek olan ameliyatlar bunlar. Fakat biz kendi imkânlarımızla, ilimizde ve hastanemizde ilk kez olması açısından başarı ile gerçekleştirdik. Umarım hastamız için de iyi olur, bundan sonra hayatına da iyi bir şekilde devam eder.” diye belirtti.
Dr. Öğr. Üyesi Şaban Ergene ise, “Bu ameliyat bölge ve hastanemizde ilk defa yapılıyor. Girilen alan sınırlı, kesiler küçük olduğu için görüntülerle de olsa normal ameliyatlara göre nereden baksanız bir iki kat daha zaman farkı olmaktadır. Bu hastamızın ameliyatı da yaklaşık 6 saat sürdü. Bizim için zor olsa da hastamız için oldukça konforlu oldu. Sonunun böyle güzel olması, hastamızın şifa bulması bizim için mutluluk kaynağı. Tabi ki bu süreçlerde sadece bize bağlı olan bir şey değil; anestezi hekimlerimiz, yoğun bakım hemşirelerimiz, servis hemşirelerimiz topluca ekip ruhuyla bu başarıyı elde ettik. Mutluyuz, bölgemizde de böyle inşallah ilkler nasip olacak.” ifadelerini kullandı.
Gerçekleştirilen başarılı operasyonun ardından sağlığına kavuşan Fatma Balcı da, “Kalp çarpıntısı vardı bende. Nefes alamadım ve fenalık geçirdim. Aile hekimine çıktım o gün de doktorumuz yoktu ve başka doktora müracaat ettik. Doktor ultrason çekti ve onun sonucunda kötü huylu tümör var dedi, ben inanmadım Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine geldim. Hoca beni hemen ameliyata aldı beni bu dertten kurtardı. On iki gün bana doktorlarımız hemşirelerimiz bebek gibi baktı. Allah onlardan razı olsun şuan kendimi çok iyi hissediyorum, çok rahatladım, hocalarıma çok teşekkür ediyorum.” değerlendirmesinde bulundu