Hayat Boyu Öğrenme Programı Grundtvig Öğrenme Ortaklıkları programı kapsamında “Turizm hizmetlerinde çeşitlilik ve sürdürülebilir gelişimi teşvik eden “En İyi Uygulamaların Değişimi” kısa adıyla THUSAURUS projesi kapsamında Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı ev sahipliğinde eko-turizm temasının ağırlıklı olarak işlendiği uluslararası bir toplantı düzenlendi.
Toplantının açılışında konuşan Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı (DOKA) Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım, turizm sektörünün Doğu Karadeniz Bölgesi için ciddi bir sorun olan ‘Göç’e karşı kırsal kalkınmada önemli bir araç olduğunu söyledi. Kaldırım, “Turizm, özellikle kırsal bölgelerden şehir merkezlerine ve bizim bölgemizden de batıya doğru olan göçü önlemede önemli bir araç ve kırsalda yaşamını sürdüren insanımıza önemli ölçüde ekonomik katkı sağlıyor. Şunu çok rahat söyleyebiliriz ki, Ajansımızın desteğiyle oluşturulan birkaç eko turizm köyünde; bölgemizde turizmin olmadığı dönemlerde çok önemsenmeyen mimarinin korunmaya başladığını görmekteyiz. Turizmle gelişen yöresel el sanatlarından da bir örnek verirsek Trabzon’da telkâri işleyen yaklaşık 4 bin kadın var ve bunlar aile bütçelerine azımsanmayacak derecede katkı sağlıyor.” dedi.
Bölgede turizmi konumlandırırken daha çok alternatif turizm açısından konumlandırmaya çalıştıklarının altını çizen Genel Sekreter Kaldırım, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bölgeye 5 milyon turist getireceksek 20 milyar doları aşkın katma değer bırakacak bir turizm anlayışını benimsiyoruz. Dünyada artık turizmin alternatif turizme kaymakta olduğunu görüyoruz. Ülkemizin turizm eğilimlerine bakarsanız genelde bir yığın turizm mi, mass turizmi olduğunu görürsünüz. Özellikle güney bölgelerimize gelen turistlerin bu kitle turizmi ile geldiklerini ve hafta da sadece 700-800 dolar gibi çok düşük bir para harcadıklarını görüyoruz. Bu şekilde turizmin sürdürülebilirliği pek mümkün değil. Biz, Bölgemiz için, kırsalda ki insanımızın, paydaşlarımızın turizmden pay almasını önemsiyoruz. Her şey dahil sistemi gelirin belli güçlerin elinde kalmasına neden oluyor. Dolayısıyla bütün olarak o bölgenin kalkınmasını engelliyor. Bunun için bizim öncelikli hedefimiz alternatif turizmdir. Bunun sebebi getirisinin çok fazla olmasıdır. Kitle turizminden katkı ve avantajları fazla. Kitle turizminde bir kişi 1 lira harcıyorsa, alternatif turizme gelen kişi en az bunun 4 katını harcıyor. Dolayısıyla bırakacağı para, bölgeye sağlayacağı katma değer daha fazla oluyor.”
Turizmi Doğu Karadeniz Bölgesi’nin yurt dışına açılmasında ve globalleşen Dünya ile bütünleşmesinde önemli bir sektör olarak gördüklerine de değinen Kaldırım, yaklaşık 15 gün önce Suudi Arabistan’dan, Trabzon’a direk uçuşların başladığını ve Riyad’dan yapılan tarifesiz uçak seferlerinin Cidde, Medine, Dubai ve Lübnan’dan da yapılması için girişlerin başladığını sözlerine ekledi.
Genel Sekreter Kaldırım’ın konuşmasının ardından katılımcılar eko-turizm konusundaki görüşlerini dile getirdi.
Toplantıya DOKA Genel Sekreteri Çetin Oktay Kaldırım’ın yanı sıra İspanya, Estonya, Romanya ve Yunanistan’dan proje ortaklarınca seçilen katılımcıları, DOKA AB Ulusal ve Uluslar arası Programlar Koordinatörü Mehmet Bozdoğan ve JICA Kıdemli Danışmanı Kiyoka Masanobu katıldı.
laz haber