Yazarımız Araştırmacı Yazar Murat Ümit Hiçyılmaz, bölgemizin gizli kalmış sırlarını gün yüzüne çıkarmak için gezmedik yayla ve köy bırakmadı.Bunlardan biride Yazlık (Varoş) köyüdür.İlgi ile okunacak olan makalesini yoğun istek ve talep üzerine bir kez daha sizlerle paylaşıyoruz.
Yazlık köyü, Rize ili Çamlıhemşin ilçesine tabi bir yayla köyüdür. Eski adı Varoş olan köy, tarihi Kale-i Balâ’nın (Yukarı Kale) tam karşısında bulunmaktadır. Hafif dik bir yamaca kurulu olan küçük köy, Çamlıhemşin’in en uzak köylerinden biridir ve bulunduğu vadide karşı yamaçtaki Kale köyü ile birlikte son köydür. Yazlık ve Kale köylerinden sonra daha yukarılarda herhangi bir köy bulunmamakla beraber, sadece birkaç mezre ve daha yüksek mevkilerde Çiçekli Yayla ile Baş Yayla bulunmaktadır.
VAROŞ
Yazlık köyü, küçük bir yayla köyü olmasına rağmen Osmanlı dönemine ait eski Tapu Tahrir kayıtlarında geçmektedir. Şöyle ki; 1530 tarihli icmâl Tapu Tahrir Defteri’nde Varoş adıyla kayıtlara geçen köyde 10 müslüman ve 9 gayrımüslim hane yaşamaktadır. 1554 tarihli Tapu Tahrir Defteri’nde ise Varoş köyünde 11 hane ve 5 mücerred (yetişkin bekâr erkek) kayıtlara geçmiştir. 1554-1566 yıllarına tarihlenen Kanuni dönemine ait Tapu Tahrir kayıtlarında ise Varoş köyünde 18 hane, 14 mücerred ve 2 değirmen kayıtlara geçmiştir. 1583 yılına tekabül ettiği sanılan son Tapu Tahrir defterinde ise köyde 32 hane ve 2 değirmen gözükmektedir.
VAROŞ
1835 tarihli ilk nüfus sayımında ise kayıtlara Kale-Varoş adıyla karşı köy ile birlikte kayıtlara geçen köyde, 51 erkeğin yaşadığı görülmektedir. Bu kayıtlara göre köyün muhtarı 60 yaşındaki Bayramoğlu İbrahim bin Hasan’dır. Varoş köyü temel olarak Timoşoğlu, Bayramoğlu ve Tüylüoğlu ailelerinden oluşsa da; Terepoğlu, Veyisoğlu, Ekşioğlu ve Kötüalioğlu gibi ailelerin de varlığı söz konusudur. Köy günümüzde tamamen yazlık olarak kullanılmakta olup, bu ailelerin büyük çoğunluğu Pazar’ın Kocaköprü (Abdoğlu), Yemişlik (İlastas) ve Kesikköprü (Hudisa) köylerine yerleşmiştir. Bu ailelerin günümüzde kullandıkları soy isimler şu şekildedir;
DİK VAROŞ CAMİSİ
Bayramoğlu
Bayramoğlu, Güldoğan, Çakır, Mandalin
Ekşioğlu
Ekşi
Kötüalioğlu
Güneş
Terepoğlu
Başpınar, Akıncı, Varol
Timoşoğlu
Dikbaş, Meriş, Döner
Tüylüoğlu
Tüylü, Tüylüoğlu
Veyisoğlu
Doğan
Yazlık köyü Osmanlı döneminde Timoşoğlu ailesine mensup iki önemli kardeş yetiştirmiştir. Bunlardan biri Kadiri tarikatı şeyhi olan Timoşzade Mehmet Hulusi Efendi’dir. Arif Efendi’nin oğlu olarak 1871 yılında dünyaya gelen Hulusi Efendi, Pazar’ın Suçatı köyünde başladığı tahsiline Arabistan ve Türkistan’da devam etmiştir. Arapça, Farsça, Lazca, Türkçe ve Rusça bilen Hulusi Efendi en son olarak Fatsa Medresesi’nde müderris olarak görev yapmış ve 1916’da orada vefat etmiştir. Bugün dahi Fatsa’da Hacı Hulusi Camii ve yine ona ithafen Fatsa’nın Sakarya Mahallesi’nde bir caddeye “Hacı Hulûsi Baba Caddesi” adı verilmiş.
VAROŞTAN KALENİN GÖRÜNÜMÜ
Yazlık köyünün diğer ilginç siması ise Timoşzade Şükrü Efendi’dir. Timoşoğlu Arif Efendi’nin oğlu olarak 1857 yılında dünyaya gelmiştir ve Mehmet Hulusi Efendi’nin ağabeyidir. Şükrü Efendi de Türkistan’da Hoca Ahmet Yesevi dergâhında yaklaşık 7 yıl eğitim gördükten sonra köyüne dönmüş ve 1933 yılında burada vefat etmiştir. Köyde yaşadığı sürece şairliği ile nam salmıştır. Türk edebiyatında özellikle destan ve koşmalarda kullanılan 11’li hece ölçüsünü tercih eden Şükrü Efendi, şiirlerinde Varoş köyü ile Kale köyünün sosyal ve kültürel ilişkilerini mizahi bir üslupla işlemiştir. Şükrü Efendi’nin dilden dile dolaşan şiirlerinden birkaç kıta şu şekildedir;
VAROŞ KAYITLARI
Varoş dedikleri yahşidir yahşi,
Kale beygirinden geçilmez çarşi,
Hacınumanzade Kale’nin başi,
Bir de benim Hanedan-ı Varoş’un
Derler ki Varoş’un suları çoktur,
Değirmen yapmaya yerleri yoktur,
Zaten değirmenin lüzumu yoktur,
Hazır gelir pina unu Varoş’un
Bu benim dediğim nasihat size,
Ahır körkü yükletirsiz öküze,
Göç edin buradan inin denize,
Sonu ne olacak hali Varoş’un
Varoş köyünden son zamanlarda yetişmiş diğer önemli bir şahsiyet de Av. Orhan Bayramoğlu’dur. Önemli bir şair olan Orhan Bayramoğlu hayatı boyunca Hemşin yöresi kültürü ve halk oyunlarının yaşatılması hususlarında etkin faaliyetler yürütmüştür.
Kaleli Orhan mahlasıyla “Sen ve Tulum” adlı şiir kitabını çıkarmıştır.