ARMATÖR TURGUT KIRAN İLÇESİNE ÂŞIK BİR İŞADAMI
Türkiye’nin önde gelen Armatörlerinden, Doğduğu ve her yıl senenin 3 ayını geçirdiği, Rize-Derepazarı İlçesine yapmış olduğu çok sayıda Eğitim Kurumları ile tanına hayırsever, sevilen işadamı Kıran Holding Onursal Başkanı Turgut Kıran, hayatını kısa kesitlerle gazeteci-yazar B.Ali Kavalcı’ya anlattı.
Türkiye’nin sayılı Armatörlerinden olan, Rize- Derepazar’lı işadamı Turgut Kıran, “ İlkokulu Derepazarı ilçemde okudum. 1949 yılında henüz 12 yaşında tornacı çırağı olarak çok sevdiğim Derepazarı ilçemden ailece İstanbul’a taşındık. Bugünlere hiçte kolay gelmedim. Ömrüm hep çalışmakla geçti. Karaköy Perşembe pazarında bir torna atölyesinde çırak olarak işe başladım. Hem torna atölyesinde çalıştım, hem de İstanbul Pohane Akşam Sanat Okulunun torna ve tesviye bölümünden mezun oldum. O yıllar çok ülkemiz açısından ekonomik olarak çok sıkıntılı yıllardı. Askerlik dönüşü, çok çalışkanlığım, ,işimde ve özel hayatımda disiplinli oluşum, çalışma azmim sayesinde çıraklıktan ustalığa terfi ettim. Çocukluğumdan itibaren girişimci bir ruha sahiptim. Çok genç sayılacak bir yaşımda, İstanbul- Perşembe pazarında 1959 yılında kendi torna atölyemi kurarak ticari hayata atılmış oldum. 1973 yılına kadar İstanbul’da tutulan, sevilen, tanınan ve işini çok iyi yapan meşhur bir tornacı olarak isim yaptım. 1973 yılında Deniz Nakliyatları şirketinin ihaleyle sattığı KAR isimli 1.500.Dtw frigo firik gemisini satın alarak Denizcilik sektörüne girmiş oldum. Gerisi malum ömrüm, kıtalar arası denizlerde çocuklarımla birlikte hep çalışarak geçti. Hedefimiz, hep daha büyümek, ülkemin bayrağı tüm denizlerde dalgalandırmak, ülkeme daha çok kazandırmak, daha çok insana iş ve aş vermek oldu. Çok şükür bu niyetlerimi ben ve benden sonar işlerimi üstlenen 5 oğlum benden almış oldukları disiplinli ve gayretli çalışmayla daha da büyüterek yürütmektedirler.”dedi.
Kıran Holding Onursal Başkanı Derepazar’lı Armatör Turgut Kıran, ”Rize zaten, doğası, iklimi, denizi ve çalışkan, misafirperver insanlarıyla Türkiye’nin, hatta dünyanın sayılı en güzel şehirlerindendir. Doğduğum ilçem Derepazarı Karadeniz’in sahili bozulmamış doğallığını koruyan en bakır en nezih ilçelerindendir. Sahilde evlerimin bulunduğu Yanıktaşköyünün hemen altında ilçemizin girişinde, kendi ismimi taşıyan Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Turgut Kıran Denizcilik Yüksek Okulunu yaparak, Başbakanımız Sayın R.Tayyip Erdoğan ve hanımefendinin katıldığı bir törenle hizmet açtık. Yine İlçeme eşim Günay Kıran’ın ismini taşıyan Anaokulunu hizmete açtık. Yüksek okulumuzun hemen yanında Okulunun dekan ve öğretim üyelerinin ailece oturduğu modern bir lojman binası yaptırdım. Rize Vakfının kurucusuyumdur. Netice’de sosyal sorumluluk kapsamında Rize şehrimizi başta olmak üzere ülkemizin değişik şehirlerine başta eğitim kurumları, burs, staj ve benzeri hayır yardımlarımız devam edecektir. Artık emekliliğimi yaşıyorum. Ben senenin 3 ayını Derepazarı ilçemde bulunun ikametgâhımda geçiririm. İlçenin tüm halkıyla kaynaşırım. Ramazanları eşimle birlikte ilçemde tutarım. 9 torunum vardır. Onlar gelirler günlerimi burada veya İstanbul’da eşimle birlikte onlarla ilgilenir geçiririz. Torun sevgisi bambaşka bir duygu, yaşamak lazım. Burada geniş bağ ve bahçelerim vardır. Bu bahçelerle ilgilenirim toprakla birebir temas ederim. Bu bahçelerimde yöremizde yetişen her türlü, meyve ve sebzeyi dikmişimdir, ekmişimdir. Kendi elimle toplar yerim, eşe dosta ikram ederim. Neticede topraktan geldik, bir gün toprağa döneceğiz. Allah herkese sağlıklı, hayırlı ve huzurlu ömürler versin.”dedi.
