Yassıada kararları yok sayılsın
Türkiye’ye demokrasi getiren bir başbakanın vatana ihanetle suçlanmasını kabul etmediklerini belirten Çakırbeyli Köyü Muhtarı Mehmet Demir, “Yassıada Mahkeme kararlarının yok sayılmasını TBBM’den bekliyoruz.” dedi. Adnan Menderes’in idam edilişinin her yıl dönümünde, doğduğu köy Çakırbeyli’ye aynı hüzün hakim oluyor. Menderes için ölüm yıldönümünde camilerde Mevlit okutuldu. Muhtarlık, onun fotoğraflarıyla donatıldı. Muhtar Demir, “demokrasi şehidi” olarak andıkları hemşehrileri Menderes’i idam eden Yassıada mahkemesinin kararlarının geçersiz sayılması için TBMM’ye çağrıda bulunarak, “Merhum Adnan Menderes, müstesna bir insan. Biz Adnan Menderes’in köylüsü olmaktan büyük mutluluk ve şeref duyuyoruz. Özal bizi çok mutlu etti ama Adnan Menderes’le ilgili Yassıada mahkeme kararları halen geçerliymiş; çok ayıp ve yanlış. Bu Yassıada kararlarını kabul etmiyoruz. Devlet büyüklerimizden de isteğimiz, söylemek bile istemiyorum, vatan haini olarak geçiyormuş, biz bu mahkeme karlarının yok sayılmasını istiyoruz. Menderes, ne yapmış da vatan haini ilan ediliyor? Biz bunu kabul etmiyoruz. Türkiye’ye demokrasiyi getirmiş bir insan için bu kararların yok sayılması için geç kalınmıştır. Bu kararlar kaldırılmalıdır.” şeklinde konuştu.
JANDARMA SÜREKLİ DEVRİYE GEZİYORDU, BASKI VARDI
Türkiye’de halkın, özellikle köylülerin Menderes döneminde insan olduklarını anladığını söyleyen Demir, şunları kaydetti: “Köylüler itilmekten kakılmaktan, horlanmaktan bıkmıştı. Kimse kimsenin yerini dolduramaz ama o, yeri doldurulamayacak başbakanlarımızdan bir tanesi. İdam zamanında Aydın’da ses çıkarılamadı deniyor. Nasıl çıkarılsın? Burada bulunan jandarma karakolunda, genç bir astsubay vardı. Yanında jandarmalar da vardı. Herkese küfür ediyorlardı, pusturdular. Bir şey desen, alıp götürecekler. Tepki gösterilse nasıl olurdu bilmiyorum ama belki faydası olabilirdi. Toplu olsa faydası olurdu. O zaman üç kişi biraraya gelemiyordu, jandarma sürekli devriye geziyordu. Ama o günden beri köyde her yıl hep aynı hüzün, aynı üzüntü hakim oluyor. İnsanlarımız yıllarca ağladılar. İhtilali yapanlar da hayırla yad edilmedi. Bu insanların hep beddualarını aldılar.” Türkiye’nin Menderes gibi önemli bir değerini ihtilâl ile kaybettiğini hatırlatan Demir, bir daha askeri darbeler ve bu tür olumsuzlukların yaşanmaması için herkesin üzerine düşen görevi yapması gerektiğini sözlerine ekledi.
İDAMDAN SONRA BASKILAR YENİDEN BAŞLADI
Menderes’in aile evinde o dönemde bahçıvanlık yapan 79 yaşındaki Orhan Demir, Menderes’in çok sıcak kanlı, sevecen bir kişiliği olduğunu, yüzünü bir kez dahi asık görmediğini vurguladı. Menderes’in köydeki çiftliğinde pişen yemekten birçok kişinin yediğini ifade eden Demir, şunları kaydetti: “Menderes ailesinin evinde bahçıvanlık yaptım. O dönemde evde yemek pişer, yoldan gelip geçen, aç olanlar da bir kervansaray gibi burada yemek yerdi.
Adnan Menderes toplum içinde çok sevilen biriydi. Kendisi ile birlikte demokrasi geldi. İdamının sonrasında önceki baskılar yeniden yaşanmaya başladı. 17 Eylül geldiğinde o günleri bir daha yaşıyorum.” (Sentez haber)