TRT de yayınlanan “Doğadaki İnsan” Belgeseli yapımcısı Serdar Kılıç ile Yöremizi konuştuk.
Kılıç “Yaşadığım yer, doğumumdan üniversite mezuniyetime kadar hep dışarıda (doğada) bir şeylerle meşgul olmakla geçti. Kırsal yaşamla bağını koparmadan yaşayan insanların hayatlarını gördüm. Bundan büyük bir çıkarım yapacak olursam, bu benim insan yapımı dünyayı görme biçimimi etkiledi. Hızla şehirleşen dünyamızda fiziksel etkinliklerimiz kısıtlandı ve doğadaki deneyimlerimiz azaldı. Doğa ile doğrudan temasın azalması fiziksel ve duygusal sağlığımızı bozdu (bunu doğrulayan birçok bilimsel makale ve yayın var ve sürekli yenileri ekleniyor). Aldığım eğitimleri, insan ve doğa arasındaki ilişkiyi yeniden nasıl kurabiliriz diye uygulamaya çalışıyorum. Bu yapmaya çalıştığım fırının insan sağlığına o kadar faydası var ki, yapımından içinden çıkacak besinine kadar olan aşamalarında sağlığın reçetesi gizli. Elbette herkes fırın yapsın demiyorum, bir toprak kâseden başlamak bile işe yarayabilir, içimizde bir kıvılcımla duyularınız alevlenip harekete geçebilir. Hepinize dağlardan selam olsun” dedi.
Belgesel Yapımcısı Serdar Kılıç, Yöremiz ile ilgili Ayder ’de yaptığı açıklamalarda “ Buraya ilk geldiğimde 30 sene oldu. Hayat değişiyor, insanlar gelişiyor, tabiatla ilgili bakış açımız ve algılarımız değişiyor. Benim ilk yaşadığım Ayder ile şimdiki Ayder arasında çok fark var. Ama ben daha çok dağları sevdiğimi için Ayder ‘de de pek fazla kalmadan dağlara çıkıyorum. Buraya geldiğimde de buradaki insanlar ya kardeşim, ya da eşim dostum oluyor. Çok kalabalık bir grupla da gelmiyoruz. Bu gelişimizde bütün dağları 2500 rakımın üzerinde insan görmediğimiz yerleri gezme fırsatı bulduk. Dağ keçisi, dağ horozu gibi hayvanları izlerinin olduğu yerleri gördük. Buradaki insanları farklı isimler verdiği likapaları yedik ve bu bölgeleri taradık. Zirve tırmanışımız olmadı.3400 Metre en çok yükseldiğimiz irtifa oldu. Oraları her gün 10 ve 11 saat yol yürüyüp, çadırlarda kalarak buranın havasını suyunu teneffüs ederek gezimizi tamamladık. Ve dönüyoruz. Buraları çok seviyorum. Sevmediğim ve istemediğim bir sürü şey de buralarda oldu. Keşke bunlar olmazsa, kanser gibi olmuş, bunun düzelmesi için çaba gösteriyorum. Halkın çocukluktan buyana eğitimini yapmakla bu işe başlamak gerekiyor. Geri dönüştürmek güzel ama, geri dönüşümü çocuklar ile başlamak gerekir. Çocuklarımıza bunu vermediğimiz zaman her şeyimiz bozulur, ticaret anlayışımız, ahlakımız bozuluyor, tabiat bozuluyor. Bunun kaynağına sahip çıkacak nesil yetiştirmek lazım.50 yaşıma geldim 40 yıldır bu işin içindeyim. Karadeniz Yaylalarına 30 yıldır her yıl en az 3 veya 4 kez geliyorum. Buna Kış ve Yaz dahildir. Her gelişimde değişiklik görüyorum. Ben hayatımda ilk kez Kurumuş Göl gördüm. Yıllardır ilk defa gördüm. İklimsel de etkisi var ama bu kadar erken tabiatın buna bağlı değişmesi olamaz. Yolu’n gittiği her yere affedersiniz Çöp gider. Benim zamanında dağlarda yol yok iken insanlar daha fazlaydı. Bunu kendim gördüğüm için söylüyorum. Şimdi yol yapıldı insan yok. Sayısı azalmasına rağmen kirlilik arttı. Tabiatı saf ve temiz halde sevenler çekilmeye başladı, bunun yerine arabalarına her türlü malzemesini atan, piknikçiler tabiatı seviyorum ama yediğimiz tüm malzemeleri ağır geldi diye atarım diyenler çoğaldı. Bu zihniyet değişmesi lazım. Ben diyorum ki doğanın yolu patika yoldur. Patikanın yolu da insanın hayvanı ile yaşadığı ve kullandığı yoldur. Yeşil Yol çok güzel düşünce ve fikirdir.Fakat,benim gibi dağları bu kadar gören ve gezen, çevredeki insanlarla da istişare eden biri olarak,Senein 7 ayı heyelanlı olan bu bölgelerde devletimize çok büyük yük Olur. Adamın yayla evi durmuyor orada, tepeden bir taş düşse bile devletin makinası çalıştırmak zorundasın. Yılın sadece 2 ayı için gerekir miydi acaba. Buna birsi dur demesi lazım. İnsanları araçla buraya götürmekle ne kazanacağız. Ayder için Cumhurbaşkanımız net konuştu aynısını düşünüyorum.Ayder’i bozdular.Eski Ayder değil” dedi.
Bu haberin yapılmasını bize sağlayan Şahin Pansiyon işletmecisi Yalçın Şahin’e teşekkür ediyoruz.
SERDAR KILIÇ KİMDİR
Henüz 12 yaşında iken dedesi ile birlikte kurt izlerini takip etmeye başladı, hikayelerini dinledi, nerede ve nasıl yaşadıklarını öğrenmeye başladı. Kurtlar hakkında bir çok kitap ve makale okudu, belgesel ve filmler izledi. Spor kariyeri devam ederken hep bir ayağı doğadaydı, hayatının neredeyse üçte birini doğada geçirdi. Doğayı ve toprağı tanıdıkça onu daha da sevdi. Üzerine basmaya bile kıyamadığını söyler. 20'li yaşların sonunda 'Wolftrack' şirketini kurdu, 2008 yılı sonuna kadar 8.000'in üzerinde orta ve üst düzey çalışana; liderlik, grup dinamikleri, iletişim ve motivasyon ağırlıklı eğitimler verdi. 2000 senesinde Türkiye'deki ilk 8-16 yaş çocuklar için 'Serüven ve Doğa Sporları Kampı'nı kurdu.
AKADEMİK VE SPORTİF EĞİTİMLER
ODTÜ Jeoloji Mühendisliği'nde eğitimine devam ederken Beden Eğitimi ve Spor Bölümüne geçerek 1995 yılında mezun oldu.
Spor Organizasyonu ve Yönetimi üzerine yüksek lisans yaptı.
Egzersiz Fizyolojisi, Sporcu Beslenmesi ve Sağlığı konularında eğitim ve sertifikalı eğitimlerini tamamladı.
1976-1979 Mukavemet kayağı 'Cross Country' kayak eğitimi aldı ve hala ilgilenmekte.
1980-1989 Temel Hayatta Kalma Eğitimleri, Kampçılık ve İzcilik Faaliyetlerinde bulundu.
1990-1991 Temel Dağcılık Eğitimleri gördü ve o yıldan beri yurt içinde ve yurt dışında bir çok tırmanış gerçekleştirdi.
Bunlardan bazıları;
-Türkiye' de; Kaçkarlar (Rize-Artvin-Erzurum) birçok kez yaz-kış tırmanışı, Demirkazık, Kaldı, Alaca (Niğde), Medetsiz (Tarsus), Ilgaz (Kastamonu), Ağrı (D.Beyazıt), Erciyes (Kayseri), Sultandağı (Afyon), Dedegöl (Isparta) Işık Dağı (Çerkeş-Çankırı), Köroğlu (Bolu), Soğanlı dağları (Bayburt), Spil dağı (Manisa), Mercan Dağları (Erzincan-Tunceli)
-Yurt Dışında; Mt. Kinabalu (Borneo), Mt Cook (Southern Alps-New Zealand), Mt Tronador (Patagonia-Argentina), Mt Tubkal (Atlas Morocco), Elbruz (Georgia), Alpamayo (Peru, Tien Shan (Kırgızistan-Tacikistan), Fitz Roy (Patagonia Argentina), Denali (Alaska).
Akıntılı ve Durgun Su Kanosu, Rafting, Kayaking Eğitimi (Dalaman, Çoruh Nehirleri)
Navigasyon ve Orienteering Eğitimleri.
Dağ Bisikleti (MTB), Heli-Kayak, Kaya ve Buz Tırmanışı, Mukavement Binicilik, İz Takibi konularında eğitimli ve deneyimli.
Bröveli İlk Yardım ve Cankurtarma Eğitimi.
Altın Eğitmen Cankurtaran (Sualtı Sporları, Su Kayağı ve Paletli Su Sporları Federasyonu)
Arama ve Kurtarma Eğitimi
BAŞARILARI
*Doğa sporları, Doğada Arama Kurtarma ve Dağcılık eğitimlerini ve katıldığı sertifika programlarını üstün başarı ile tamamladı. Bunlardan en önemlisi, ilk defa bir Türk katılımcıya verilen, 'First Special Response Group'tan aldığı sertifikadır (EK.1). Eğitimden 1 yıl sonra, üstelik eğitmen olarak bu gruba çağrıldı. Sonrasında 477 saatlik bir arama kurtarma eğitimi daha aldı.
*Türk Spor tarihinde İlk defa yeni bir spor branşında Türkiye'yi temsil eden kişi olarak Türk spor tarihine geçti.
Doğa Sporları adı altında Dünyanın en zorlu Serüven Yarışmaları;
(Dağcılık, Binicilik, tırmanma, rafting, dağ bisikleti, kano, buzul tırmanışı vb.)
Patagonya Arjantin 1999,
Borneo Malezya 2000,
Yeni Zelanda 2001,
Fas 2003,
Hırvatistan 2003
Camel Trophy '98; İsveç Ostersund'da, 20 Ülke sporcuları arasında fiziksel etaplar ve navigasyon şampiyonu oldu.
1994 senesinde Üniversitelerarası Grekoromen Güreş Şampiyonası'nda +90 kiloda üçüncülük elde etti.
400m Sprint Koşu Türkiye 3.lüğü, Basketbol Üniversite şampiyonlukları, salon ergometre birincilikleri, kano ve rafting şampiyonlukları bulunmakta.
Kurum içi takım çalışması ve kurum sadakati amaçlı ve 5 yıldır geniş katılımla devam eden kurumsal basketbol ligi Business League'yi kurdu.
Gore-Tex Test ve ürün geliştirme maksatlı Güney Kutup dairesinde 21 gün -60 C de yaşadı.
Serdar Kılıç 2011 yılında 'Modern Evliya Çelebi' Ödülünü aldı.
Serdar Kılıç 2012 yılında Esquire Dergisi tarafından düzenlenen anket sonucunda 'Yılın En Güvenilir Erkeği' seçildi.
Serdar Kılıç 2012 yılında, Afyonkarahisar Gelişim Platformu Derneği tarafından düzenlenen, 'Uluslararası Afyonkarahisar Buluşmaları' organizasyonun da Serdar Kılıç, 'En Marka Yüz' ödülüne layık görüldü.
Gençlerin gelişimi ve sosyal sorumluluk projeleri ile ilgilenmekte. Bunlar; Turkcell ile birlikte gerçekleştirilen, Afyon ili İhsaniye ilçesi Yukarı Tandır köyünden 80 çocuğa (12-15 yaş) kampta özgüven eğitimi. NTV ile birlikte, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in de katılımıyla gerçekleştirilen, Van depreminden etkilenen çocukları doğaya yaklaştırmak ve psikolojik destek sağlamak adına düzenlenen eğitim.
Halen Bolu'nun Mudurnu ilçesine bağlı Bekdemirler köyünde, doğada hayatta kalma ve özgüven eğitimi verilen campwolftrack devam etmektedir.(serdar kılıç veb sitesi)